Geçmişimle ilgili hiçbir şey bilmiyorlar, kimdim ya da ne yaptım bilmiyorlar. | Open Subtitles | إنهم لايعرفون أي شيء عن ماضيي ،من كنت أو ما الذي فعلته |
İsimlerimizi bilmiyorlar ama buluşma yerini ötebilirler. | Open Subtitles | إنهم لايعرفون أسماؤنا ولكنهم يستطيعون أن يدلوا على هذا المكان |
İsimlerimizi bilmiyorlar ama bu buluşma yerini biliyorlar. | Open Subtitles | إنهم لايعرفون أسماؤنا ولكنهم يستطيعون أن يدلوا على هذا المكان |
Herkes biliyor zaten, saklamanın ne âlemi var. - Medical Building'dekiler bilmiyor. | Open Subtitles | كل شخص يعلم هذا ليس فى المبنى الطبى, فهم لايعرفون |
Evet, ama onlar bunu bilmiyor, bu yüzden ağzımızı açmamalıyız. | Open Subtitles | ،صحيح, لكن هم لايعرفون ذلك لذلك نحتاج ان يضل الوضع هكذا |
Her tür insan her b*ku bilmez. | Open Subtitles | هناك الكثيرون الذين لايعرفون عن اشياء كثيرة |
Üniversite ne yapmak istediğini bilmeyen insanlar içindir. | Open Subtitles | الجامعة هي للاشخاص الذين لايعرفون ماذا يفعلون |
Yani belki birbirlerini tanımıyorlar bile hatta tanımanın ötesinde, karşısındaki erkek mi kadın mı bilmiyorlar. | Open Subtitles | اعني ربما لايعرفون بعضهم البعض. فوق معرفة انه رجل أو امرأة مثلا؟ |
Hayır bu görmemişlik. Daha iyisini bilmiyorlar yalnızca. | Open Subtitles | لا ، إنه جهل فحسب هم فقط لايعرفون مطاعم أفضل منه |
Çok hasta. En kötüsü de ne olduğunu bilmiyorlar. | Open Subtitles | إنها مريضة جداً, أسوء شيء أنهم لايعرفون ماهو، أعني |
Evet, dinleyin... Çocuklar neler olduğunu bilmiyorlar. | Open Subtitles | اجل ، حسناً اسمعو ..الأولاد لايعرفون ماحدث |
Doğru, ama şimdi ebeveynleri dört bacaklılar için aletlerle ne yapacaklarını bilmiyorlar. | Open Subtitles | صحيح، لكن الآن والديهم لايعرفون ماذا يفعلون بتجهيزهم الضخم من البدلات ذات الأربعة أرجل |
Asıl olan şu ki insanlar beni neyin mutlu ettiğini bilmiyorlar. | Open Subtitles | المشكلة ان الناس لايعرفون مالذي يجعلهم سعداء |
Birçok insan algoritmanın bile ne olduğunu bilmiyor. | Open Subtitles | معظم النّاس لايعرفون حتى ماهو النظام الحسابي |
- Kimse bilmiyor. - Ve bundan eminim, inan bana. | Open Subtitles | البقية لايعرفون وهناك سبب وجية لذلك ثق بي |
Sanırım bazı insanlar bizim haçlı olduğumuzu bilmiyor. | Open Subtitles | أعتقد بعض الناس لايعرفون بأننا صليبيين |
Bazıları onlar için neyin iyi olduğunu bilir, bazıları bilmez. | Open Subtitles | حسنا... هناك اناس يعرفون ماهو الأفضل لهم وهناك من لايعرفون. |
İşaret dilini bilmeyen insanlarla pek takılmaz. | Open Subtitles | أنه في الواقع لايتواجد حول الناس اللذين لايعرفون لغه الاشاره |
Sanatı yaşıyorlar. Sınır tanımıyorlar. | Open Subtitles | انهم يعيشون فنهم لايعرفون اي حدود |
bilmediklerini düşünmek, bir şey bilmedikleri anlamına gelmez. | Open Subtitles | التفكير بأنهم لا يعرفون لايعني أنهم لايعرفون شيء |
Saygı kelimesinin anlamından bile bihaberler. | Open Subtitles | انهم حتى لايعرفون معنى الاحترام |
İyi adamlar eşlerinden nasıl ayrılacaklarını bilemezler. | Open Subtitles | الرجال الطيبون لايعرفون كيف يهجرون زوجاتهم |
Belki de ülkemizin liderleri neye bulaştıklarını bilmiyorlardı. | Open Subtitles | ربما قادة بلدنا لايعرفون ماهم متورطون فيه |