Ne olduğunu bilmiyorum. | Open Subtitles | ..لا أدري ما هو لكن راي بول لم يأخذ البروميسن |
Ne olduğunu bilmiyorum, ama bizi olduğumuz şeyden uzaklaştırıyor. | Open Subtitles | لا أدري ما هو لكنه يسحب التركيز عن عملنا |
Henüz Ne olduğunu bilmiyorum ama çözeceğimize eminim. | Open Subtitles | لا أدري ما هو حتى الآن، لكني متأكد أننا سنجده، |
Ne olduğunu bilmiyorum. | Open Subtitles | ليذهب ويستعد لشيء لا أدري ما هو |
niye bilmiyorum, ne zaman bir tane görsem deli gibi ağlıyorum. | Open Subtitles | لا أدري ما هو السبب ولكن عندما أصادف واحداً من تلك الفيديوهات أجهش بالبكاء |
Ne olduğunu bilmiyorum. Telefonda kal | Open Subtitles | لكني لا أدري ما هو ظل منتبهاً لهاتفك |
Ne olduğunu bilmiyorum ama ben de beğendim. | Open Subtitles | لا أدري ما هو بالضبط لكني أحبه |
Bunun Ne olduğunu bilmiyorum ama... | Open Subtitles | -نعم .. هناك شيء ما لا أدري ما هو |
Bunun Ne olduğunu bilmiyorum ama... | Open Subtitles | -نعم .. هناك شيء ما لا أدري ما هو |
DNA'nın Ne olduğunu bilmiyorum. O evde bulunacağını nereden bileyim? | Open Subtitles | لا أدري ما هو الحمض النووي |
DNA'nın Ne olduğunu bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أدري ما هو الحمض النووي |
Ne olduğunu bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أدري ما هو كان شيئاً |
Jeremy, içeri bir tür sıvı doluyor ve ben Ne olduğunu bilmiyorum. | Open Subtitles | (جيريمي)، الصندوق يمتلئ بسائل ما لا أدري ما هو |
Henüz Ne olduğunu bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أدري ما هو بعد |
Ne olduğunu bilmiyorum. Katrinka'la uyumumuz bir harika. | Open Subtitles | لا أدري ما هو يا (كاترينكا) وفقط أشعر بأننا مناسبان جداً لبعضنا. |
Ne olduğunu bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أدري ما هو. |
Ne olduğunu bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أدري ما هو. |
Mantıklı ama niye bilmiyorum | Open Subtitles | أعني، إنـّه شيء جيـّد، لكن... لا أدري، لا أدري ما هو السبب... |
Mantıklı ama niye bilmiyorum | Open Subtitles | أعني، أنها معضلة جيدة لكن... لا أدري لا أدري ما هو الغرض |