Kendimden nefret ediyorum. Bunları yapmak istemiyorum ama elimde değil. | Open Subtitles | إننى لا أريد القيام بها و لكنى لا أستطيع |
Bu işi daha fazla yapmak istemiyorum Tamam mı? | Open Subtitles | من رأيت؟ لا أريد القيام بهذا بعد الآن ، حسنا؟ |
Bunu daha fazla yapmak istemiyorum, tatlım. | Open Subtitles | لا أريد القيام بذلك بعد الآن يا عزيزتي. لا أستطيع. |
Eğer bunu bilmiyorsan bu işi seninle yapmak istemiyorum. | Open Subtitles | إذا كنت لا تعرف فأنا لا أريد القيام بذلك معك. |
Artık bu casusluk işini yapmak istemiyorum, bu yüzden size geldim zaten. | Open Subtitles | لا أريد القيام بالمزيد من الأعمال الجاسوسية السخيفة و لهذا ذهبت إليك في المقام الأول |
Evet, anlıyorum. Çünkü yapmak istemiyorum. | Open Subtitles | أعرف ما تعنيه لأنني أيضا لا أريد القيام بهذا |
Bunu yapmak istemiyorum ateş etmek istemiyorum Silahı indirin hemen bayım | Open Subtitles | أنا لا أريد القيام بذلك أنا لا اريد ان اطلق عليك النار |
Korkmuyorum, yapmak istemiyorum sadece. | Open Subtitles | لست خائفاً، وإنما لا أريد القيام بذلك وحسب. |
Yarın şnorkelle dalmak istiyorum ama yalnız yapmak istemiyorum. | Open Subtitles | أردتُ القيام بالغطس غداً لكنّني لا أريد القيام بذلك لوحدي |
Bunu gerçekten yapmak istemiyorum ama senin de bana sadece tekneyi denize açarken ihtiyacın var. | Open Subtitles | إنني حقاً لا أريد القيام بهذا لكن بحقك أنت تحتاجني فقط لقيادة القارب |
- Güzel. yapmak istemiyorum. - İyi. | Open Subtitles | ـ حسناً، جيد، لا أريد القيام بهذا ـ حسناً |
Bir anlamı olmayacaksa yapmak istemiyorum. | Open Subtitles | إنني لا أريد القيام بأي شيء ما لم يكون له معنى |
yapmak istemiyorum, ama müthiş göründüğünü düşünüyorum. | Open Subtitles | لا أريد القيام بهذا، لكني اعقتد أنك تبدين ممتازة |
ve aynı şeyi boş zamanlarımda da yapmak istemiyorum. | Open Subtitles | و أنا فقط لا أريد القيام بنفس الشي في وقت فراغي |
Bunu tek başıma yapmak istemiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أريد القيام بذلك لوحدي ولكنني سوف أقدر إذا كان لدي |
Bir sonraki seferde yapmak istemiyorum dedim. | Open Subtitles | في المرة التالية قُلت بأنني لا أريد القيام بالأمر |
Pekala, oraya gidip, bunu yapmak istemiyorum sonra geri geldiğimde, ufak düzenbazlıklar yapacaksınız üzerine hardal dökmedin falan gibi. | Open Subtitles | حسناً، ولكن لا أريد القيام بذلك، ثم أعود وأجد ثغرة بسيطة... بأني لم أضع المسطردة... |
Bunu yapmak istemiyorum. Çok kötü hissediyorum. | Open Subtitles | لا أريد القيام بذلك أشعر بأني حقير |
Bunu yapmayacağım. Öylece gidemeyiz. | Open Subtitles | لا أريد القيام بالأمر، لا يمكننا الرحيل فحسب |
Bu Yapmak istediğim bir şey değil ama yapacağım. | Open Subtitles | هذا شيء لا أريد القيام به ولكني سأفعل |
Biliyorsun, biri beni zorladığında yapmak istemediğim şeyleri yapmak zorunda kalıyorum. | Open Subtitles | أتعلم،، شخص ما يجبرونني أن أفعل أشياءا لا أريد القيام بها |
Yapmak istemediğimi söylemedim. | Open Subtitles | لم اقل اني لا أريد القيام بتلك المهمة |