Size oy vermek için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | أتعلم .. لا أستطيع الإنتظار .. لكي أرشحك |
Bu evden kurtulmak için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع الإنتظار لكي أخرج من هذا البيت |
- Basmak için sabırsızlanıyorum. - Eminim. | Open Subtitles | ـ لا أستطيع الإنتظار لكي أضغط عليه ـ سأراهن |
Tekneyle gezmek için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع الإنتظار لكي ندخل بالقارب. |
Oğlum, bu hafta sonu muhteşem olacak. Stifler'ı görmek için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | أجازة هذا الأسبوع سوف تكون مليئة بالأثداء (لا أستطيع الإنتظار لكي أقابل (ستيفلر |
Ben de sizin görüşlerinizi Kongre'de sunmak için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | (وتعلم . لا أستطيع الإنتظار لكي أقدم أرائك إلى (الكونجرس |
Seni seviyorum, Sydney. Seni görmek için sabırsızlanıyorum. Hoşçakal. | Open Subtitles | أحبك (سيدني), لا أستطيع الإنتظار لكي أراكي, مع السلامة |