"لا أوافق" - ترجمة من عربي إلى تركي

• Katılmıyorum
• aynı fikirde değilim
• onaylamıyorum
• Kabul etmiyorum
• kabul edemem

- Size Katılmıyorum.
أنا لا استطع فعل شيء من هذا القبيل أنا لا أوافق

Katılmıyorum. Bence devam filmlerini yapmamalılardı.
‫أنا لا أوافق ‫أعتقد أن اثنين من أعماله كانت كافية

Don Hector, size Katılmıyorum. Özgürlükler verilene kadar bence duvarlara daha çok Z'ler kazınacaktır.
مع كل احترامى يا دون هيكتور، ولكنى لا أوافق وحتى يحصل هؤلاء الناس على حريتهم فى حكم أنفسهم

Şerifliğin, kimsenin takdir etmediği bir iş olduğunu söyleyenlerle aynı fikirde değilim.
وأنا لا أوافق أولئك المشككين الذين يقولون بأن عمل المأمور ناكر للجميل

Onunla çok vakit geçirmiştim, ve söylemeliyim ki seninle aynı fikirde değilim.
لقد قضيت وقت كثير معها ويجب أن أقول أننى لا أوافق على هذا

Tedbirlerinden bazılarını onaylamıyorum ama sonunda bizim masumiyetimizi kanıtlayacağına yardım edeceğini biliyorum.
أنا لا أوافق على إجراءاتهم لكنى أعلم أنها فى النهاية ستؤكد براءتنا

ve tabii ki bunu Kabul etmiyorum çünkü 94 yaşında olmama rağmen, ben "hâlâ" çalışmıyorum.
لكنني بالطبع لا أوافق هذه الفكرة، لأنني على الرغم من كوني في الرابعة والتسعين من عمري إلا أنني أعمل إلى الآن.

Don Hector, size Katılmıyorum.
مع كل احترامى يا دون هيكتور، ولكنى لا أوافق وحتى يحصل هؤلاء الناس على حريتهم فى حكم أنفسهم

Yaptıklarınızın hiçbirine Katılmıyorum ama bunları yapabilmeniz için hayatımı ortaya koyarım!
لا أوافق على أفعالكما المشينة هنا لكني سأدافع بحياتي عن حقك في فعل هذا

Tamam, bu konuda sana Katılmıyorum fakat güzel kafa konusunu daha fazla söylemelisin.
حسناً، لا أوافق على ذلك لكن عليك إخباري بالمزيد عن رأسي الجميل

Bütün söylediklerine Katılmıyorum, ama değindiği bazı ilginç noktalar var.
لا أوافق على كل ما يقوله لكنه يثير بعض المواضيع المهمة

Ben de buna Katılmıyorum ama kanun kanundur.
أنا لا أوافق على هذا، ولكن القانون هو القانون

İşinizi nasıl idare edeceğiniz konusuna Katılmıyorum, ...ama bana benim satılık olmadığımı varsayan iltifatınızla ödeme yaptınız.
رغم أني لا أوافق على طريقة إدارتكما للشركة إلا أنكما لم تظنا قط أني عرضة للبيع

Ben bu saçmalıklara Katılmıyorum.
إسمع، إنني لا أوافق بحق على أي من هذا الهراء.

Sanırım ben bu tür bir hoşgörüye Katılmıyorum.
أعتقد أنَّني لا أوافق على ذلك النوع من التساهل.

- Katılmıyorum. - Daha fazla senin kararlarını uygulamayacağız değil mi?
ـ لا أوافق ـ حسناً ، إنه ليس قرارك لتتخذه بعد الآن ، أليس كذلك ؟

Aslında, ben aynı fikirde değilim, ama yapamam -
في الحقيقة ، أنا لا أوافق .. لكنني لا أستطيع

aynı fikirde değilim.
انا لا أوافق لقد كنت مخطئا بشأن البروفيريا

Yaşam biçimimi onaylamıyor ve söylememe gerek yok, ben de onunkini onaylamıyorum.
هو لا يوافق على نمط حياتي وأنا لا أوافق على نمطه

Ülkemizin en büyük ülke olduğunu Kabul etmiyorum.
أنا لا أوافق على القول أن بلدنا أعظم بلد فى العالم

Bu, anlaşmamızın bir parçası değildi ve bunu şimdi kabul edemem.
هذا لم يكُن جزءاً من اتفاقنا الأصلي وأنا لا أوافق عليه الآن.