"لا ترتدي" - ترجمة من عربي إلى تركي

• giymiyorsun
• takmıyorsun
• giymiyor
• takmıyor
• giymeyen
• takmadığın
• giymemenin
• giymemişsin
• giymediğini
• giymiyorsan
• giymiyorsunuz
• takma

Seni tekrar görmek çok güzel. Neden üzerine bir şeyler giymiyorsun?
مسرورة لرؤيتك ِمجدداً لِمَ لا ترتدي بعض الملابس؟

Neden bir şeyler giymiyorsun ve biz çıkmıyoruz?
لمَ لا ترتدي ملابسك و نخرج سوياً منه هنا؟

O zaman bulaşık yıkarken giy diye aldığım plastik eldivenleri niye takmıyorsun?
حسناً، إذاً لماذا لا ترتدي القفازات التي أحضرتها لك، عندما تجلي الصحون؟

Dinleme cihazı takmıyorsun, çünkü önerdiğin şey kanunlara aykırı.
أنت لا ترتدي سلك تنصت لأن كل ما قمت بإقتراحه غير قانوني

Burası epey sıcak oluyor. İçine hiçbir şey giymiyor.
. الجو شديد الدفء بالأسفل إنها لا ترتدي أية سراويل

Kızım Kate, 20 yaşında, hiç saat takmıyor.
ابنتي لا ترتدي ساعة اليد أبداً، ابنتي كيت، البالغة من العمر 20 عاماً.

Okula giydiğini neden giymiyorsun?
لماذا لا ترتدي نفس الملابس التي ترتديها في المدرسة؟

Dur şunu bir anlayayım. Sadece cenazeye giderken mi takım elbise giymiyorsun?
دعني استوضح هذا ، المرة الوحيدة التي لا ترتدي فيها البدلة هي الجنازه

Senin o terli spor ayakkabından bir şey içmem. Çorap bile giymiyorsun.
لن اشرب من حذائك القذر ذلك انت لا ترتدي جوارب

Drax, neden Rocket'in uçuş takımlarından birini takmıyorsun?
دراكس، لماذا لا ترتدي واحدة من الصواريخ إيرو منصات؟

Kaskını her zaman takmıyorsun, değil mi?
انت لا ترتدي خوذتك دائماً اليس كذلك ؟

- Neyi isterim? Etrafımda, bir kadın kürk giymiyorsa hiçbir şey giymiyor demektir.
معي، إن لم ترتدِ المرأة فرو الثعلب فإنها لا ترتدي شيئاً

İç çamaşırı giymiyor. Büyük olay.
إنها لا ترتدي ثياباً داخلية يا لها من قضية

Çorap giymiyor çünkü her sabah bıçak üzerinde yürüyor.
إنها لا ترتدي جوارب لأنها تمشي على سكين كل صباح

Spor giyinmiş, yanında para yok, ayrıca nişan yüzüğü de takmıyor.
إنها ترتدي ملابس الهرولة , لا تحمل نقوداً و لا ترتدي خاتم خطوبة

Çorap giymeyen erkeklerin 40 yaşına gelmeden iktidar problemleri yaşadıklarını söyle.
اخبريه عن الدراسة التي تقول أن الرجال أن لا ترتدي الجوارب ماذا ادفه لك هاه؟

Artık onu takmadığın için mutluyum.
انا سعيده انك لا ترتدي ذلك الشيئ بعد الآن

Ve eldiven giymemenin sebebi hiç bir şeyin yanlış gideceğini düşünmemiş olmandı.
وأنت لا ترتدي قفازات لأنك لم تفكر أي شيء سوف تذهب الخطأ.

Sen, uh, eldivenlerini giymemişsin, parmakların tetikte değil, ve namluda mermi de yok.
لا ترتدي القفازات وأصابعك ليست على الضاغط ولا يوجد رصاص في مشط الذخيرة

Marie sana külot giymediğini söyledi mi?
هل أخبرتك ماري بأنها لا ترتدي ثياب داخلية ؟

Acil servis çağrısı geldiğinde kaskını giymiyorsan ne olur?
ماذا يحدث بمكالمة الاستغاثة عندما لا ترتدي خوذتك؟

Ama dışarıdayken böyle takımlar giymiyorsunuz değil mi?
ولكنك لا ترتدي بدلات كهذه لمشاويرك الأخرى؟

Çalışırken sakın evlilik yüzüğünü takma ve sağlık raporunu getir.
لا ترتدي خاتم الزواج في العمل و احتاج إلى شهادة صحية