Sen onu tanımıyorsun. Onun hakkında hiçbir şey bilmiyorsun. En sevdiğim film ne? | Open Subtitles | أنت لا تعرفها، أنت لا تعرف أي شيء عنها ما هو فيلمها المفضل؟ |
İşte bak hiçbir şey bilmiyorsun, eğer özür dilersem, özür dileyecek bir şey yaptığımı sanır, olay birden büyür, oysa önemli bir şey değil. | Open Subtitles | انظر، هذا هو السبب في أنك لا تعرف أي شيء عن أي شيء. اذا ذهبت الى هناك والاعتذار للجيفري، ثم يفكر لدي شيء للاعتذار عنها، |
17 yaşındasın, sevmek hakkında hiçbir şey bilmiyorsun. | Open Subtitles | كنت 17 سنة ، كنت لا تعرف أي شيء عن الحب. |
hiçbir şey bilmiyor gibisin. Hayatımın en berbat turu. | Open Subtitles | يبدو وكأنك لا تعرف أي شيء هنا إنها أسوء جولة أخذتها |
Hayatım hakkında bir şey bilmiyorsun. Hiçbir fikrin yok. Hayır, bilmiyorum. | Open Subtitles | لا تعرف أي شيء بشأن حياتي ليس لديك أي فكره |
Benim veya ailem hakkında hiçbir şey bilmiyorsunuz. | Open Subtitles | أنت لا تعرف أي شيء عني أو عن عائلتي. |
Benim nasıl biri olduğumu bilmiyorsun. Benim hakkımda hiçbir şey bilmiyorsun! | Open Subtitles | إنك لا تعرف كيف أكون، أنت لا تعرف أي شيء عني! |
Bu nesne aklından çıkmıyor ve hakkında kesinlikle hiçbir şey bilmiyorsun. | Open Subtitles | أنت مهووس بذلك الشيء و لا تعرف أي شيء عنه |
Benim hakkımda hiçbir şey bilmiyorsun. Bana baksana. Acınacak haldeyim. | Open Subtitles | لا تعرف أي شيء بشأنـي انظـر إلـي , أعنـي , الأمـر مثيـر للشفقـة |
- Benim hakkımda hiçbir şey bilmiyorsun! | Open Subtitles | لا تعرف أي شيء عني يا رجل أعرف الكثير عنك |
Herkesin tanıdığını sanıyorsun ama hiçbir şey bilmiyorsun. | Open Subtitles | تعتقد أن لديكم أرقام الجميع لكنك لا تعرف أي شيء |
Beni yıllardır izliyorsun ama hakkımda hiçbir şey bilmiyorsun. | Open Subtitles | لقد كنت تراقبني لسنوات لكنك لا تعرف أي شيء عني |
Bu şehir hakkında hiçbir şey bilmiyorsun ! | Open Subtitles | تمهل يارجل، أنت لا تعرف ! أي شيء عن هذه المدينة |
Bu ırk hakkında hiçbir şey bilmiyorsun. | Open Subtitles | إنك لا تعرف أي شيء عن هذا الجنس |
Bu çocuklar hakkında hiçbir şey bilmiyorsun. | Open Subtitles | انت لا تعرف أي شيء عن هؤلاء الأطفال |
Tamam. Cehennem hakkında hiçbir şey bilmiyorsun. | Open Subtitles | حسناً, لكنكَ لا تعرف أي شيء عن الجحيم |
Julia beni görmedi. hiçbir şey bilmiyor. Temiz. | Open Subtitles | جوليا لم ترني وهي لا تعرف أي شيء انها نظيفة |
Ben size şu anda söyleyebilirim. O hiçbir şey bilmiyor. | Open Subtitles | أنظر، أستطيع إخبارك الآن بأنها لا تعرف أي شيء. |
Bir yere varamazlar ki. hiçbir şey bilmiyor. | Open Subtitles | ليس هنالك هدف من ذلك إنّها لا تعرف أي شيء |
Ve takım çalışmasıyla. Bununla ilgili bir şey bilmiyorsun, Dr. Sweets. | Open Subtitles | و العمل الجماعي, ومن الواضح أنكَ لا تعرف أي شيء عن ذلك د. |
...yani hakkımda daha hiçbir şey bilmiyorsunuz. Savan.. - Rachel! | Open Subtitles | لذلك أنتي لا تعرف أي شيء عني (راشيل) ليس أنا |
Hemen onu ariyorsun! - Bir sey bilmiyorsun. | Open Subtitles | لا تعرف أي شيء لا تقفز للاستنتاجات |
Escalante'de olanlar hakkında hiçbir şey bildiğin yok. | Open Subtitles | أنت لا تعرف أي شيء عما حدث في (إسكالانتي) |
Ne? Film çekmek konusunda hiçbir şey bilmezsin ki sen. | Open Subtitles | أنت لا تعرف أي شيء بخصوص صناعة الأفلام |