Sinema size arzu ettiğiniz şeyi vermez. | Open Subtitles | فهي لا تعطينا ما نرغبه، بل تخبرنا كيف نرغب |
Umarım sonraki insanlar da bize hiçbir şey vermez böylece onlara da gösterebiliriz! | Open Subtitles | أريد أن لا تعطينا العائلة التالية شيئا لكي نقوم بمقلب معهم |
- Bu bize Milner'ın orada öldürüldüğünü gösterir fakat bize kimin ne yağtığı konusunda hiç işaret vermez. | Open Subtitles | إنها تخبرنا - أن ميلنر قتل هناك لكنها لا تعطينا أي تلميح حول من قتله |
İki kurşun yarası aldığını duydum, fakat hastane hiçbir bilgi vermiyor. | Open Subtitles | لا أدرى، سمعت أنه أصيب بطلقتين لكن المستشفى لا تعطينا معلومات |
Size iyi bakmamız için hükümet bize para vermiyor çocuklar. | Open Subtitles | الحكومة لا تعطينا الاموال التي نحتاجها للعناية بالاشخاص |
New Delphi bize vermez Alex'i. | Open Subtitles | دلفي جديد لا تعطينا اليكس. |
Prenses Cornelia bize niye saldırı emri vermiyor? | Open Subtitles | لماذا لا تعطينا الأميرة كورنيليا الأمر بالهجوم أيضاً؟ |
Gördüğünüz gibi, polis bize herhangi bir ilave bilgi vermiyor. | Open Subtitles | كما ترون، الشرطة لا تعطينا أية معلومات إضافية. |
Çünkü hayat bunun için size bir kılavuz vermiyor, değil mi? | Open Subtitles | كون الحياة لا تعطينا كتاب إرشادات عن كيفية التعامل مع هذه الأوضاع، أليس كذلك؟ |
Alman istihbaratı bize hiçbir bilgi vermiyor mu? | Open Subtitles | المخابرات الألمانية لا تعطينا أيّ شيء |
Mrs Triboulet onun mektuplarını vermiyor. | Open Subtitles | السيّدة (تريبوليت) لا تعطينا خطاباتنا |