Senin ne yaptığını sorgulamaya hakkım yok. Anlaşmamız böyleydi. | Open Subtitles | لا حق لي في الاستعلام عن تصرفاتك هذا كان اتفاقنا |
Biliyorum hakkım yok buna ama seni paylaşamam. | Open Subtitles | أنا أعرف بأنه لا حق لي لكني لن أتقاسمك |
Bebek doğana kadar babası olduğumu bile ispatlayamam. - Hiçbir şeye hakkım yok. | Open Subtitles | لا يمكنني إثبات أبوّتي لا حق لي |
Bebek doğana kadar babası olduğumu bile ispatlayamam. - Hiçbir şeye hakkım yok. | Open Subtitles | لا يمكنني إثبات أبوّتي لا حق لي |
Bunu istemeye hakkım yok, biliyorum ama Joe Lee tüm paramızı o dövüşte harcadı. | Open Subtitles | أعرف أن لا حق لي بالطلب، لكن (جو لي) صرف كل ما بحوزتنا في تلك المصارعة |