Sözleşmemizin dışında ne yaptığım Seni ilgilendirmez. | Open Subtitles | ما أفعله خارج الأتفاقية الموجودة بيننا لا دخل لك فيها |
Şeyden beri, Seni ilgilendirmez. | Open Subtitles | الجمعة؟ منذ، دعنا نري، لا دخل لك |
Hayır, konuşmayacağım. Seni ilgilendirmez. | Open Subtitles | لا، لا أريد أن أتحث عنها، لا دخل لك |
Seninle bir alakası yok durumun. | Open Subtitles | لا دخل لك بهذا. |
Seninle bir alakası yok. | Open Subtitles | لا دخل لك |
Seninle bir alakası yok. | Open Subtitles | لا دخل لك بها. |
Bu seni hiç ilgilendirmez, o yüzden beni yalnız bırak. | Open Subtitles | حسناً, لا دخل لك بالأمر, لذا اتركيني وحدي وحسب |
40 kilo kadar "seni hiç ilgilendirmez" var, Pedro. | Open Subtitles | حول 75 بوند من شيء لا دخل لك فيه |
O Seni ilgilendirmez. | Open Subtitles | إنه لا دخل لك بالموضوع |
Beni neyin rahatsız ettiği Seni ilgilendirmez. | Open Subtitles | لا دخل لك بأموري الخاصة |
Bu Seni ilgilendirmez tamam mı? | Open Subtitles | لا دخل لك أنت بهذا |
Seni ilgilendirmez. Uza. | Open Subtitles | لا دخل لك امضي في حال سبيلك |
Seni ilgilendirmez. | Open Subtitles | لا دخل لك بهذا. |
Bu seni hiç ilgilendirmez. | Open Subtitles | لا دخل لك يا أمي |
Hayır. Hem bu seni hiç ilgilendirmez. | Open Subtitles | لا, و لا دخل لك بهذا |