Hiçbir şey kesin değil. Döndüğü kesinleşene kadar insanları evlerinde saklanmak zorunda bırakmayacağım. | Open Subtitles | لا شيء مؤكد,لن أجعل الناس تختبئ في منازلها مجددا |
"Toplanabilir" diyorum, çünkü şu ana dek sadece... sokaktan duyduğumuz kadarını biliyoruz, Hiçbir şey kesin değil. | Open Subtitles | أقول "قد" لأن كلنا نعرف الآن بالاخبارية التي بلغتنا من الشارع لا شيء مؤكد |
- Kraliçe kötü yaralandı, Hiçbir şey kesin değil. | Open Subtitles | أصيب الملكة بشدة. لا شيء مؤكد. - من فضلك. |
Elle tutulur bir şey yok. | Open Subtitles | لا شيء مؤكد بعد |
Bilimde %100 kesin diye bir şey yoktur. | Open Subtitles | لا شيء مؤكد بنسبة مئة بالمئة في العلم. |
Böyle bir felaket anında, hiçbir şeyden emin olamazsın. | Open Subtitles | في كارثة كهذه، لا شيء مؤكد. |
Hiçbir şey kesin değil de ondan, Bones. | Open Subtitles | لأن لا شيء مؤكد بعد يا (بونز)، هذا هو السبب. |
Hiçbir şey kesin değil. | Open Subtitles | لا شيء مؤكد |
Hiçbir şey kesin değil. | Open Subtitles | لا شيء مؤكد. |
Hayatta kesin diye bir şey yoktur. | Open Subtitles | لا شيء مؤكد في الحياة |
Bu günlerde hiçbir şeyden emin olamazsın. | Open Subtitles | لا شيء مؤكد في مثل هذه الأيام |
Burası Cornwall, Dwight. hiçbir şeyden emin olamazsın. | Open Subtitles | هذه (كورنوول) يا (دوايت) لا شيء مؤكد هنا! |