Ama küçük entelektüel merakı tatmin etmekte de yanlış bir şey yok. | Open Subtitles | و مع ذلك لا عيب في إرضاء القليل من الفضول الذهني |
Zengin birisiyle arkadaş olmakta yanlış bir şey yok. | Open Subtitles | لا عيب في أن يكون لديكِ صديقة ثرية |
Eşcinsel ya da biseksüel olmakta bir sorun yok ki... | Open Subtitles | لأنه لا عيب في أن تكون شاذ أو ثنائي الجنس |
Vazgeçmekte utanacak bir şey yok. | Open Subtitles | لا عيب في الانسحاب |
Yüce olmak ve yükseklere ulaşmak istemenin utanılacak bir yanı yok. | Open Subtitles | لأنك لم تكن راضياً بحياتك الصغيرة البائسة. لا عيب في رغبتك أن تكون عظيماً أو في الارتقاء. |
Fakat bu durumdan pek şikayetçi değilim. | Open Subtitles | لكن لا عيب في الزغب |
Fırsatçı biri olmanın yanlış bir tarafı yok. Hatta, hayran kaldığım bir özelliktir. | Open Subtitles | لا عيب في الانتهازية إنها سمة أعبدها حتى |
Bunda yanlış bir şey yok, öyle değil mi? | Open Subtitles | لا عيب في ذلك، أليس كذلك؟ |
Brandon Lang'de yanlış bir şey yok. O, hala annesiyle beraber yaşayan birinin ismi. | Open Subtitles | لا عيب في (براندون لينغ) إلا أنه ما يزال يعيش مع أمه |
Brandon Lang'de yanlış bir şey yok. O, hala annesiyle beraber yaşayan birinin ismi. | Open Subtitles | لا عيب في (براندون لينغ) إلا أنه ما يزال يعيش مع أمه |
Quiznos'ta bir sorun yok. Gayet geniş bir mönüleri var. | Open Subtitles | لا عيب في كويزنس لديهم قائمة متنوعة |
Hiç bir şey. Hiç bir sorun yok. | Open Subtitles | لا شئ، لا عيب في ذلك. |
Bunda bir sorun yok. | Open Subtitles | لا عيب في هذا |
İlişkini yürütmeye çalışmakta utanacak bir şey yok. | Open Subtitles | لا عيب في محاولة إصلاح علاقتك |
Başkomiser Zhong, vazgeçmekte utanacak bir şey yok. | Open Subtitles | أيها النقيب (تشونغ) لا عيب في الاستسلام. |
- Bunda utanacak bir şey yok. - Utanmıyorum. | Open Subtitles | لا عيب في ذلك - لا اشعر بالخجل - |
Yas tutmanın utanılacak bir yanı yok. | Open Subtitles | لا عيب في الحزن |
Çalışmanın utanılacak bir yanı yok. | Open Subtitles | لا عيب في العمل الجاد |
Vince, gay rolü oynamanın utanılacak bir yanı yok. | Open Subtitles | اسمع يا (فينس)، لا عيب في لعب دور شاذ |
Fakat bu durumdan pek şikayetçi değilim. | Open Subtitles | لكن لا عيب في الزغب |
Basit bir adam olmanın yanlış bir tarafı yok. | Open Subtitles | لا عيب في أن تكون رجل عادي |