"لا يصدقون" - ترجمة من عربي إلى تركي

• inanmıyor
• inanmıyorlar
• inanmayanlarla

Çoğu insan bana inanmıyor. Hile yaptığımı sanıp bir numara arıyorlar.
معظم الناس لا يصدقون ما أقوم به ويظنون أنه مجرد خدعة

Buradakilerin pek çoğu yöntemlerime inanmıyor, çoğu deli olduğumu düşünüyor.
الكثيرون هنا لا يصدقون نظرياتي ويعتقدونني مجنوناً

Sana inanıyorum ama binlerce insan inanmıyor.
حسناً، أنا أصدقكِ، ولكن الآخرون لا يصدقون.

Rodriguez'in o sahnede gerçekten yürüyeceğine hâlâ inanmıyorlar...
ومازالوا لا يصدقون أن رودريقز في الواقع سيسير على المسرح

Bir ebeveynin, çocuğuna zarar vereceğine inanmıyorlar.
انا اعنى انهم لا يصدقون ان الاباء قد ياذون اطفالهم

Böyle şeylere inanıyorsun çünkü inanmayanlarla takılmaktan korkuyorsun.
أنت تصدق تلك الأمور لأنك تخشى قضاء وقتك برفقة أناس لا يصدقون ذلك

Böyle şeylere inanıyorsun çünkü inanmayanlarla takılmaktan korkuyorsun."
أنت تصدق تلك الاشياء لأنك تخشى" "قضاء وقتك برفقة أناس لا يصدقون ذلك

Bazıları artık izledikleri şeye bile inanmıyor.
أصبح الناس لا يصدقون ما يشاهدونه بعد الآن

İzleyici kitlesi hâlâ buna inanmıyor.
الناس من الجمهور ما زالوا لا يصدقون الأمر

Bugün, evrimsel biyologların çoğu buna inanmıyor.
معظم علماء الأحياء التطورية اليوم لا يصدقون هذا لا يصدقون ماذا؟

Çünkü dışarıda bekleyen şu polisler bana inanmıyor. Söylediklerimin tek kelimesine inanmıyorlar.
لأن الشرطة في الخارج لا يصدقونني لا يصدقون شيئا مما أقوله

İnsanlar artık aptalca numaralara inanmıyor.
الناس لا يصدقون بالخدع الغبيه بعد الآن

Bazen arkadaşlarım anlattıklarıma inanmıyor.
أحيانا أصدقائي لا يصدقون قصصي.

Senin menajerin olduğuma da inanmıyorlar.
كأنهم لا يصدقون أنني مدير أعمالك

- Çünkü insanlar genelde inanmıyorlar... - Spa bir süredir kullanılmamıştı efendim.
..لأن الناس لا يصدقون - الحوض لم يتم الإهتمام به منذ فتره -

Onları anlasan bile buna inanmıyorlar.
حتى لو فهمتيهم لا يصدقون بأنكِ تفعلين