"لا يصلح" - ترجمة من عربي إلى تركي

• uygun değil
• yaramaz

Sağlık Kurumuna göre, bu daire insan yaşamına uygun değil.
وفقا لهيئة الصحة فإن هذا الدور لا يصلح للسكن الآدمي

Hayır, yapın uygun değil. Sen iyisimi kamyonet sürmeye devam et
كلا ، جسدك لا يصلح ، من الأفضل البقاء خلف مقود الشاحنة

- Buraya gömülmeye uygun değil diyorlar.
لماذا ؟ أنهم يقولون أنه لا يصلح للدفن هنا ماذا ؟

Altın, mücevher ve diş yapımı dışında bir işe yaramaz.
لا يصلح الذهب لشئ عدا صنع المجوهرات والأسنان الذهبية

Sığır. İşe yaramaz şey.
لا يصلح لشيء، شاب لا جدوى منه آلة بلا جدوى

Dürüst olmak gerekirse, bu domuz ahırı bir kral veya... kardinale bile uygun değil.
حقا ، هذا القلم الخنزيرى لا يصلح لملك او لكاردينال

Tanrı'nın tasarısı ya da değil, burası yerleşmek için uygun değil.
تصميم الله أم لا، هذا المكان لا يصلح للتسوية.

Kendi başına yaşamak herkes için uygun değil, biliyorsun.
لا ؟ العيش المستقل لا يصلح للجميع

HM komuta için uygun değil mi?
هَلْ مارشال الفضاء لا يصلح للقيادة؟

Tanrının ölümünü ve tekrar hayata dönüşünü anmak için ikisi de uygun değil yani.
"كلاهما لا يصلح لاحياء ذكرى وفاة وانبعاث مولانا."

Bu iş küçük kızlara uygun değil.
هذا العمل لا يصلح للآنسات الصّغيرات

O role uygun değil.
إنه لا يصلح لهذا الجزء.

Ruby, bunlardan çoğu pazarda satılmak için uygun değil.
روبي)، معظمهم لا يصلح للذهاب إلى السوق)

O bir bağımlı, Rita. Sana hiç uygun değil!
-إنّه مدمن يا (ريتا)، لا يصلح لك !

Bu ev çok küçük burada şiş atmak işine yaramaz.
هذا البيت صغير جداً و لهذا سلاحك لا يصلح للإستخدام فيه

Aldatan, yalan söyleyen işe yaramaz, riyakâr, kalitesiz kocamla konuşmamı mı istiyorsun?
أتريدين مني أن أتحدث إلى الخائن الكاذب الذي لا يصلح لشيئ المنافق الزوج البخيل ؟

Hiç işe yaramaz. Hiç işe yaramaz.
لا يصلح ذلك أبداً لا يصلح ذلك أبداً