Yardım almış olması masum olduğu anlamına gelmez Avukat Bey. | Open Subtitles | لمجرد أنه حصل على مساعدة لا يعني انه الأبرياء، مستشار. |
Bu birimize fiziksel olarak zarar vermeye çalıştığı anlamına gelmez. | Open Subtitles | هذا لا يعني انه جسديا حاول ان يأذي أيا منا |
Sırf bir şeyler teoride imkansız diye gerçekte de imkansız olduğu anlamına gelmez. | Open Subtitles | لمجرد انا هناك شي نظريا مستحيل . هذا لا يعني انه غير ممكن |
Ama bu senin onun için çalışman gerektiği anlamına gelmiyor. | Open Subtitles | ولكن هذا لا يعني انه يتوجّب عليكِ العمل لديها |
Belki dünyanın Patty Hewes gibilere ihtiyacı vardır ancak bu onun için çalışman gerektiği anlamına gelmiyor. | Open Subtitles | من المحتمل أنّ العالم يحتاج لأشخاص مثل باتي هيوز ولكن هذا لا يعني انه يتوجّب عليكِ العمل لديها |
Ben kaybettim diye senin de kaybedeceğin anlamın gelmez. | Open Subtitles | فقط لأني فشلت وهذا لا يعني انه يجب عليك هذا ايضاً |
Birileri yolda tökezledi, yollarını kaybetti diye sonsuza dek kayboldukları anlamına gelmez. | Open Subtitles | فقط لأن أحدهم تتعثر اتجاه المفقودة، لا يعني انه خسر إلى الأبد. |
Smaç basmıyorum demek, basamadığım anlamına gelmez. | Open Subtitles | فقط لأنني لا أغمسها في اللعب لا يعني انه لا يمكنني فعلها |
Smaç basmıyorum demek, basamadığım anlamına gelmez. | Open Subtitles | فقط لأنني لا أغمسها في اللعب لا يعني انه لا يمكنني فعلها |
ama bu Allah'a inanılmayacak anlamına gelmez. | Open Subtitles | لأنك لا تؤمن بالله فهذا لا يعني انه لن يساعدنا |
Birkaç haftadır onu duymamamız tekrar acıkmayacağı anlamına gelmez. | Open Subtitles | ليس بحالة عدم سماعنا به لفترة اسبوعين هذا لا يعني انه لن يجوع مرة ثانية |
Olabilir. Ama bu gece de orada olacağı anlamına gelmez. | Open Subtitles | لكن هذا لا يعني انه سيكون بالخارج الليلة |
Bu, onun gittiği anlamına gelmez. Git kapının dışını kontrol et. | Open Subtitles | هذا لا يعني انه خرج إذهب وتأكد خارج الباب |
Bu beni sıcak sütle besleyip banyo yaptırman gerektiği anlamına gelmiyor. | Open Subtitles | ويحق لي ان اقول انه يشعرني بالإكتئاب وذلك لا يعني انه يجب ان تشربني حليبا دافئا وتحممني |
Ayrıca yani evet, bu onun kötü biri olduğu anlamına gelmiyor ama saygı gösteremeyeceğim biriyle nasıl evli kalabilirim ki? | Open Subtitles | و وأنا أعرف أن هذا لا يعني انه شخص سيئ لكن |
Biraz çatlakmış. Ama bilge olmadığı anlamına gelmiyor bu. | Open Subtitles | .إذن، فهو غريب الأطوار نوعا ما .ذلك، كما تعلم لا يعني انه ليس حكيما |
Ondan bahsetmiyor olmamız artık yaşamımızın bir parçası olmadığı anlamına gelmiyor. | Open Subtitles | لم نكن نتحدث عنه,لكن هذا لا يعني انه ليست جزءا من حياتنا |
Ama yine de bu hiçbirşey yapmamamız gerektiği anlamına gelmiyor. | Open Subtitles | ذلك لا يعني انه ليس علينا فعل شيئ لايقافه |
Zayıflaması bir mankenin niteliklerine sahip olacağı anlamın gelmez. | Open Subtitles | فقدان الوزن لا يعني انه سيكتسب صفات العارض |