ويكيبيديا

    "لا يقارن" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • kıyaslanamaz bile
        
    • yanında hiçbir
        
    • emsalsiz olduğu
        
    • yanında hiç kalır
        
    • kıyaslanmaz
        
    Nano Ülkesi'ndeki suyla kıyaslanamaz bile. Open Subtitles . إن هذا الماء لا يقارن بالماء الموجود في بلاد النانو
    Orada harcayacağım para, seninle vergi işlerini hallederken hayatta kalmak için ota harcayacağım parayla kıyaslanamaz bile. Open Subtitles كمية المال الذي سأنفقه هناك لا يقارن بكمية المال الذي سأنفقه لشراء الحشيش الذي سيساعدني على تسديد الضرائب معك.
    Acı masada kalma riskinin yanında hiçbir şey. Open Subtitles و هو أمر لا يقارن بم ستواجهه على الطاولة
    Demeye çalıştığım, bu hiçbir şeydi. Oğluma veda etmenin zorluğu yanında hiçbir şey. Open Subtitles ما أحاول قوله أنّه كان لا يقارن بتوديع ابني
    Chaplin emsalsiz olduğu için mi? Open Subtitles الأن شابلن لا يقارن ؟
    Kötü bir uyuşturucu yolculuğu "Ladder"'ın etkisi yanında hiç kalır. Open Subtitles ، حتى الرحلة السيئة، وصدقني ، كان لدي نصيبي لكن لا يقارن إلى غضب السلّم
    İnsanlara ne yaparlarsa yapsınlar sen ve benim gibi hainlere yaptıklarıyla kıyaslanmaz. Open Subtitles أيّاً يكن ما سيفعلونه بالبشر، فهو لا يقارن بما سيفعلوه للخائنين مثلي و مثلك
    Bu, babamın çocukken bize yaptırdıklarıyla kıyaslanamaz bile. Open Subtitles - أجل هذا لا يقارن بما... فعله بنا والدي عندما كنا صغاراً
    Senin ilk aşkınla kıyaslanamaz bile. Open Subtitles و هذا لا يقارن بحبك الاول
    Ama senin yaptığınla kıyaslanamaz bile. Open Subtitles لكنه لا يقارن بما فعلته الأن
    - Trish'in yaşadığı şeyle kıyaslanamaz bile. Open Subtitles (لا يقارن بما تعانيه ( تريش
    Harika zaman tutuyorsun, ama o az evvel kapıyı açık bıraktığı için ettiğimiz kavganın yanında hiçbir şey. Open Subtitles تحفظين الوقت جيّداً، لكن هذا لا يقارن بالشجار حول تركه الباب مفتوحاً.
    Benimkinin yanında hiçbir şey ama muhtemelen birkaç gün dinlensen iyi olur. Open Subtitles لا يقارن بما مررت به، ولكن... يستحسن أن ترتاح ليومين
    Soğuk algınlığı, Hugo'nun her gün yaşadıklarının yanında hiçbir şeydir diye düşünürdüm. Open Subtitles البرد لا يقارن عندما تفكر بما يقاصيه (هيوغو) كلّ يوم
    Keaton emsalsiz olduğu için. Open Subtitles . لأن كيتون لا يقارن
    Chaplin emsalsiz olduğu için mi? Open Subtitles الأن شابلن لا يقارن ؟
    Keaton emsalsiz olduğu için. Open Subtitles . لأن كيتون لا يقارن
    Hayatımıza özenebilirsin Gaby ama seninkine nasıl özendiğimizi düşünürsen yanında hiç kalır. Open Subtitles ربماتحسدينحياتنايا" غابي"،ولكن.. هذا لا يقارن بحسدنا لحياتكِ
    Merdivendekinin yanında hiç kalır. Ben temizlerim. Open Subtitles -هذا لا يقارن بما فعله في الدرج
    Calvin, şu anda hissettiğin acı bana son üç yıldır yaşattıklarının yanında hiç kalır. Open Subtitles (كالفين)، مهما كان الألم الذي تشعر به حالياً، فهو لا يقارن بما جعلتني أمر به بالثلاثة أعوام الماضية،
    Ama bunların hiç biri Shang Tsung'ın beni koyduğu durumla kıyaslanmaz. Open Subtitles و لكن هذا لا يقارن بالجحيم الذى وضعنى به (شانج سونج)

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد