Sabahın körüydü ve çok yorgundum, hem ayrıca, hiçbir kuralını çiğnemediğini söyleyemezsin bana. | Open Subtitles | و لا يمكنك إخباري أنك لم تخترق قوانينك يمكنني، لم أفعل، و سأبقى كذلك |
Buhranda olsak bile insanların geçinemediğini söyleyemezsin. | Open Subtitles | لا يمكنك إخباري أن أناس ليس بإمكانها المضي قدما حتا في وقت الكساد |
Şimdi bana doğuştan gelen hakkını kabul etmeye çekindiğini söyleyemezsin. | Open Subtitles | والآن لا يمكنك إخباري أنّ بدأت تتردد في قبول حقّك الطبيعي. |
Bunların hepsinin sahte olduğunu söyleyemezsin bana. | Open Subtitles | لا يمكنك إخباري بأن كل ذلك هو لأنك تعمل كعاهر فحسب |
Telefonda bana söyleyemeyeceğin ne? | Open Subtitles | إذا مالذي لا يمكنك إخباري به على الهاتف ؟ |
Bana söyleyemezsin, biliyorum. Ama hiçbir şey düşündüğün gibi değil. | Open Subtitles | لا يمكنك إخباري ولكنني أعرف وليس ما تفكرين فيه. |
Annesinin duygusal tetikleyici olmadığını söyleyemezsin. | Open Subtitles | لا يمكنك إخباري أن أمه ليست قادحه العاطفيّ. |
Bana ne yapacağımı söyleyemezsin. | Open Subtitles | لا يمكنك إخباري بما علي فعله أنا صحفية |
Artık bana ne yapacağımı söyleyemezsin. | Open Subtitles | لا يمكنك إخباري ما عليّ فعله بعد الآن |
Onun da aynı şekilde istemediğini söyleyemezsin bana. | Open Subtitles | لا يمكنك إخباري أن هذا الذي أرادته. |
- Bana söyleyemezsin? | Open Subtitles | لا يمكنني.. لا يمكنك إخباري بهذا |
Ne yapacağımı söyleyemezsin. | Open Subtitles | كريس لا يمكنك إخباري بما أفعل |
Bana ne yapacağımı söyleyemezsin. | Open Subtitles | لا يمكنك إخباري بما علي فعله. |
Eddie, Iris'e Barry'nin durumunu söyleyemezsin. | Open Subtitles | (إيدي)، لا يمكنك إخباري (آيرس) بأمر (باري) |
Debbie, onun yolcular ve mürettebat için tehdit unsuru olmadığını söyleyemezsin. | Open Subtitles | ديبي)، لا يمكنك إخباري أنه لا يحقق المعيار لتمثيل خطر على المسافرين والطاقم |
- Bana ne yapacağımı söyleyemezsin! | Open Subtitles | لا, لا, لا يمكنك إخباري بما أفعل - |
Ne zaman olduğunu söyleyemezsin. | Open Subtitles | لا يمكنك إخباري |
Bana Cade'in orta yaş krizi için motosikletle yataktan çıktığını söyleyemezsin. | Open Subtitles | لا يمكنك إخباري بأن (كايد) سينهض من فراشه لأجل دراج يعاني أزمة منتصف العمر. |
Senden sadece, bu konu hakkında konuşmak istediğinde, bana söyleyemeyeceğin hiçbirşey olmadığını bilmeni isterim. | Open Subtitles | .... أريدك أن تعرف إذا تريد أن التحدث بشئ , لا يوجد شئ لا يمكنك إخباري به |