- Demek buymuş. - Bunu teyit etmek için onları ararım. | Open Subtitles | بالضبط سوف أتصل لتأكيد ذلك |
Bunu teyit edebilecek bir pozisyonda bulunmuyorum. | Open Subtitles | لست في موقع لتأكيد ذلك |
Bunu teyit edebilecek bir pozisyonda bulunmuyoruz. | Open Subtitles | لسنا في موقع لتأكيد ذلك |
Doğrulamak için isimlere ihtiyacımız var. Üzgünüm. Özür dilerim. | Open Subtitles | سنحتاج الى قائمة بالأسماء لتأكيد ذلك أنا آسفة أنا آسفة ، آسفة ، آسفة |
Ama bunu Doğrulamak için cesedi görmeliyim. | Open Subtitles | ولكن أود أن الحاجة لرؤية الجسم لتأكيد ذلك. |
Korkudan kalp krizi geçirtip doğrulayacağız. | Open Subtitles | سنقوم بإخفاتها حتّى يتوقّف قلبها لتأكيد ذلك |
Korkudan kalp krizi geçirtip doğrulayacağız. | Open Subtitles | سنقوم بإخفاتها حتّى يتوقّف قلبها لتأكيد ذلك -كلاّ، لن نفعل |
Pekâlâ, Doğrulamak için ismini almam gerek. Affedersiniz. | Open Subtitles | حسناً، سأحتاج إلى اسمٍ لتأكيد ذلك. |
Doğrulamak için ajanlar oraya gidiyor. | Open Subtitles | لدي عملاء هناك لتأكيد ذلك |