ويكيبيديا

    "لتجنب" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • kaçınmak için
        
    • önlemek için
        
    • kaçmak için
        
    • diye
        
    • kurtulmak için
        
    • kaçınmanın
        
    • engellemek için
        
    • uzak
        
    • kaçmaya
        
    • kaçmanın
        
    • kaçınmaya
        
    • sakınmak için
        
    • korunmak için
        
    • için bir
        
    • önlemenin
        
    Kavgadan kaçınmak için kullandıkları vücut dili her zaman işe yaramıyor. Open Subtitles أوضاعها وعروضها تستعمل لتجنب عراك مباشر ولا تمنع دائما من الاتصال
    Bay Keeley, ödemeden kaçınmak için poliçelerin nasıl yönlendirileceğini, harmanlanacağını ve tekrardan işleme sokulacağını hassas bir şekilde açıklamıyor mu? Open Subtitles ألا يشرح تحديداً هذا القسم كيف يتم تدوير و نقل و إعادة نقل المطالبات و فعل أي شيء لتجنب السداد؟
    Bir felaketi önlemek için aracı olmayı kabul edeceğinizi umuyorum. Open Subtitles و آمل أن توافق على أن تكون كوسيط لتجنب الكارثه
    Üç tane doldurmuştum. Hapisten kaçmak için araba sürmesi gibi yok. Open Subtitles لقد ملئة ثلاثة دوال، الآن لا شئ مثل القيادة لتجنب السجن
    Daha rütbeli ajanlarımız da mevcut lakin ifşa olmasınlar diye pek sık görüşemiyoruz. Open Subtitles لدينا مُخبر آخر على مستوى عالي، لكننا لا نلتقي غالبًا لتجنب كشف هويته.
    -Bundan kurtulmak için bir şeyler yapmamız lazım. -Sanırım ameliyat olmak zorundasın. Open Subtitles ـ يجب أن نفعل شيئاً لتجنب حدوث هذا ـ وأفترض أننا يجب أن نقوم به جميعاً
    Çoğu insan -normal olanlar- kavgadan kaçınmak için nerdeyse her şeyi yapar. Open Subtitles يا أبن السافله معظم الناس ، الطبيعيون يفعلون أي شئ لتجنب القتال
    Ve biz insanlar, bundan kaçınmak için ne gerekiyorsa yapabilecek şekilde şartlanmışızdır. Su. Open Subtitles وبما أننا بشر، مشروط علينا فعل أي شيء وكل شيء لتجنب هذا الألم.
    Mide bypass'ı ve obezite ameliyatının en uç durumlarda ölümcül komplikasyonlardan kaçınmak için muhtemelen sınırlı bir rolü var. Open Subtitles هناك على الأرجح دور محدد لعلاج البدانة أو تحويل مسار المعدة في الظروف الأكثر تطرفا لتجنب مضاعفات تهدد الحياة
    Fakat bundan kaçınmak için davranışsal değişiklikler yapabiliriz. TED ولكننا نستطيع إجراء بعض التغييرات السلوكية لتجنب ذلك.
    Bunlar büyük tırlarda çarpışmayı önlemek için kullanılan etiketlerle aynı. TED إنها نفس اللاصقات المستخدمة في الشاحنات الكبيرة لتجنب الإصطدام
    Peki Justin bu büyük sivilceyi önlemek için ne yapabilirdi? TED ولكن ما الذي يمكن لجستن فعله لتجنب حصوله على بثرة كبيرة؟
    Bu güzel bayanlar teleferik gezisinden kaçmak için bahane, değil mi sportmen. Open Subtitles هؤلاء السيدات اللطيفات عبارة عن عذر لتجنب ركوب العربات المعلقه
    Bu hız ve rotamız ile süratle yaklaşan araca çarpmadan kaçmak için bir yol var. Open Subtitles و استنادا إلى سرعته ومساره لا توجد وسيلة لتجنب الإصطدام مع السيارة التى تقترب بسرعة
    Bütün bu veriler düzgün dizayn edilmeli, belki de istatistik yalanlar olmasın diye muhasebe firmaları tarafından denetlenmeli. TED يجب أن تعدّ كل هذه البيانات اعداداً جيداً، ربما تراجعها شركات محاسبة عامة لتجنب الإحصائيات الكاذبة.
    Bu, ırkçılığın bizi getirdiği yerden kurtulmak için, tek yolumuz. Open Subtitles .. إنها الطريقة الوحيدة لتجنب الكارثة . التى ستؤدى إليها العنصرية بدون شك
    Tamam, belki de birine sinirlenmek yaşadıklarınla yüzleşmekten kaçınmanın bir yolu olduğu içindir. Open Subtitles حسنا, لأنه ربما الغضب في وجه أحدهم وسيلة لتجنب مواجهة ما يحدث معك
    Bu, iki derecelik ısınmayı engellemek için TED أليس باوز لركين: نعم، إنها أبعد ما يكون لتجنب الدرجتين.
    Ama hâlâ çürüklerden kurtulmanın en iyi yolu şeker tüketimini keserek ve ağız hijyenine dikkat ederek bakterilerden ve onların besin kaynaklarından uzak durmak. TED لا زالت أفضل طريقة لتجنب التسوس هي الحد من استهلاك السكر والمواظبة على نظافة الفم للتخلص من البكتيريا ومصادر غذائها.
    Görünen o ki, ateş altında kalınca sürünerek kaçmaya çalışmış. Open Subtitles على ما يبدو أنه حاول الزحف لتجنب خط النار
    Tamam, belkide birisine kızmak kendi hayatında olup bitenlerden kaçmanın en kolay yoludur. Open Subtitles حسنا, لأنه ربما الغضب في وجه أحدهم وسيلة لتجنب مواجهة ما يحدث معك
    Kötü haber ise kimsenin tarihin tekerrür etmesinden kaçınmaya dair makul bir planının olmaması. TED الأخبار السيئة هي أنّ لا أحد يملك خطة عملية لتجنب إعادة التاريخ.
    Yani sakınmak için biraz daha alçaktan uçacağız, yaklaşık 24 m. Open Subtitles لذا علينا الانخفاض قليلا لارتفاع 80 قدم لتجنب الصواريخ
    Biraz kadınsı gelirdi bana, bir elbise gibi, bu çanta gibi pantolon parçası var, düşmesinin yaratacağı utançtan korunmak için gerçekten de sıkıca bağlamanın gerekiyor TED كنت أشعر بالغرابة منها لانها يبدو و كأنها فستان إناث ولديها جزء فضفاض كان يجب ربطه بإحكام من هنا لتجنب الإحراج إن سقطت
    Bu felaketi önlemenin tek yolu karadeliğe sert üsluplu bir mektup yazmak. Open Subtitles السبيل الوحيد لتجنب هذه الكارثة هو كتابة تقرير نقد لاذع عن الحفرة السوداء

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد