Bu şeyin kaldığını gördüğümde sizi uyarmaya geliyordum. | Open Subtitles | أتيتُ لتحذيرك حينما علق ذلك الشيء بين الأدوار |
Ben seni uyarmaya geldim. Bu şeytanı avlaman en doğrusu. | Open Subtitles | أنا جئت لتحذيرك هذا أفضل أنت تتعقب هذا الشيطانِ |
-Jimmy ile işleri bittikten sonra. Janni seni halledecek. Seni uyarmaya geldim. | Open Subtitles | بعد ان ينتهوا من جيمى سيقتلوك اتيت معهم لتحذيرك |
Diğer Üçboynuz lar ile beraber olabilirdim, ama seni uyarmak için geri geldim. | Open Subtitles | أنا يجب أن أكون مع ذو الثلاثة قرون الأخرون لكنى رجعت لتحذيرك |
Seni uyarmak için geçen gece ahıra gelmiştim. | Open Subtitles | نعم جئت للحظيرة تلك الليلة لتحذيرك من شئ ما |
...amacınız bir travmayı yüzeye çıkarmaksa sizi uyarmalıyım. | Open Subtitles | إذا أنت تنظر لكشف الصدمة ثمّ أحتاج لتحذيرك. |
Uyarı için teşekkür ederim ama zaten bu mantarların zehirli olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | بالرغم من ذلك، شكرًا لتحذيرك ولكني أعلم أن هذا المشروم سام |
Olanlar ışığında, Chloe ile olan ilişkinin muhtemelen kısıtlanacağı konusunda Seni uyarmam uygun olur. | Open Subtitles | لكن هو عادل لتحذيرك أنه في ضوء ماحدث من المحتمل تواصلك مع كلوي، سيكون مقيد |
Jimmy'i öldürdükten sonra senide öldürecekler... ... seni uyarmaya geldim. | Open Subtitles | بعد ان ينتهوا من جيمى سيقتلوك اتيت معهم لتحذيرك |
Kendimi sizi işin tehlikesi konusunda uyarmaya mecbur hissediyorum. | Open Subtitles | ميجور .. أجد نفسي مضطر لتحذيرك من الأخطار .. |
Neyse, yalnızca sizi uyarmaya gelmiştim, geri dönmeliyim. | Open Subtitles | حسناً. على كل حال. أتيت لتحذيرك يجب أن أعود |
- Sahneye çıktığında şaşırmayasın diye seni uyarmaya geldim. | Open Subtitles | ماذا تريد ؟ أتيت لتحذيرك لكي لا تتفاجئي عندما تصعدي على المسرح |
Buraya seni uyarmaya geldim sense beni tehdit ediyorsun. | Open Subtitles | أنا جئت إلى هنا لتحذيرك وأنت تقومين بتهدديدى. |
Dinle, seni uyarmaya geldim Marcie ıslak piliç gibi kızgın bu konuda. | Open Subtitles | الاستماع، وجئت لتحذيرك... ... مارسي كما جنون كما تجمع الدجاجة مبللة حول هذا الموضوع. |
Aslında sizi uyarmaya geldim. | Open Subtitles | في الواقع، لقد جئت لتحذيرك. معلومات عن Aresia؟ |
Seni uyarmak için geçen gece ahıra gelmiştim. | Open Subtitles | نعم جئت للحظيرة تلك الليلة لتحذيرك من شئ ما |
Size varlıklar olduğunu uyarmak için burada sadece olan size ele ama değil düşünenler. | Open Subtitles | نحن هنا فقط لتحذيرك أن هناك كائنات تعتقدون انكم تعاملتم معهم لكنكم لم تفعلوا ذالك |
Tahtın gerçek sahibi sizsiniz ve Tanrılar bir yönetim içinde iki tane kraliçenin olduğu sürece gerçek varisin tanınmayacağı konusunda sizi uyarmak için konuştular. | Open Subtitles | العرش هو حق لك والآلهة في حكمتهم تكلموا لتحذيرك أنك لن يتم الاعتراف بها حقا طالما لا يزال هناك |
- Görevim icabı sizi uyarmalıyım, söyledikleriniz aleyhinize kullanılabilir. | Open Subtitles | هو واجبي لتحذيرك بأنه سيستعمل ضدك |
Ama sizi uyarmalıyım. | Open Subtitles | لكنّي أشعر بأنّني أحتاج لتحذيرك. |
Uyarı için sağolun. | Open Subtitles | شكرا لتحذيرك |
Seni uyarmam lazım, ama maalesef, üzücü bir şekilde, bunu yapamam. | Open Subtitles | أحتاج لتحذيرك بشأن وأيضاً بشكل مأساوي |
Bunu yapmanız gerekirse, resmi olarak sizi uyarmak durumundayım. | Open Subtitles | يجب ان تفعل ذلك , وانا في منصب يخولني لتحذيرك رسمياً |