O zaman bizi ziyaret ederse, korkacak bir şeyin yok. | Open Subtitles | هكذا لن يكون هناك داع لتخافي . إذا جاء لزيارتنا |
Bebeğim, korkacak bir şey yok. Seninle olacağım. | Open Subtitles | حبيبتي ، لا يوجد شيء لتخافي منه سوف اكون معكِ |
Doğru şeyi yapacak kadar aptal olduğunu ve bundan korkacak kadar zeki olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | نحن نعرف إنّكِ معتوهة لتقومي بفعل الصواب و ذكية جداً لتخافي منه |
Bu evde Korkulacak tek bir şey bile yok. | Open Subtitles | إليك ليس هناك شيء لتخافي منه في هذا المنزل |
Bak, tatlım, et Korkulacak bir şey değildir. | Open Subtitles | حبيبتي اللحم ليس شيئاً لتخافي منه |
Artık korkmana hiç gerek yok. Bunun bir parçası olmanı istiyor. | Open Subtitles | لا حاجة لتخافي بعد الآن يُريد أن تكوني جزءاً من هذا |
Her şeyi Sonu iyi olsun diye yaptım korkacak bir şey yok aşkım Ölen ölmüş artık | Open Subtitles | ليس هناك مِن شيء لتخافي منه , عزيزتي - أنه الأفضل لصالحك , صدقني - |
korkacak neyin var ki? Bunu unutmuşum. | Open Subtitles | مالذي لديكِ لتخافي منه؟ نسيتُ هذا |
korkacak hiçbir şe şey yok... | Open Subtitles | لا يوجد شيء لتخافي... لا يوجد شيء لتخافي... |
korkacak bir şey yok, biliyorsun değil mi? | Open Subtitles | ليس بشيء لتخافي منه، تعرفين هذا، صحيح؟ |
korkacak hiçbir şey yok Cora! | Open Subtitles | ليس هناك شيئاً لتخافي منه يا كورا |
korkacak bir şey yok. İşte. | Open Subtitles | ليس هناك شيء لتخافي منه , هنا |
- Canım korkacak bir şey yok. | Open Subtitles | -عزيزتي, لا يوجد شيئ لتخافي منه |
korkacak bir şey yok. | Open Subtitles | لا يوجد شيء لتخافي منه |
Korkulacak bir şey yok. | Open Subtitles | لا يوجد شيء لتخافي منه |
Bazı sesler duyacaksın Emily. Korkulacak bir şey yok. | Open Subtitles | سوف تسمعين بعض الضوضاء يا (إيميلي)، ولكن لا يوجد شيء لتخافي منه |
Korkulacak bir şey yok. | Open Subtitles | ليس هناك شئ لتخافي منه |
Rose, senin de benden korkmana gerek yok. | Open Subtitles | روز , ليس لديك سبب لتخافي مني أيضاً |
Benden korkmana gerek yok. | Open Subtitles | ليس لديك أي سبب لتخافي مني |
korkmana gerek yok. | Open Subtitles | - ليس هناك سبب لتخافي . |