Onu savunmak için geldiysen gününü boşa harcamış olursun. | Open Subtitles | إن كنت قد جئت هنا لتدافع عن قضيته فزيارتك ليست لها فائدة |
Ölmeden önce kendini savunmak için söyleyeceğin bir şey var mı? | Open Subtitles | هل تريد أن تقول أي شيء لتدافع به عن نفسك قبل أن تموت ؟ |
Adam evinize girdi. Kendinizi savunmak en doğal hakkınız. | Open Subtitles | إقتحم الفتى منزلك، كان لديك كلّ الحق لتدافع عن نفسك. |
- Tamam, onunla böyle konuşamazsın. - Beni savunmana ihtiyacım yok! Gidin buradan! | Open Subtitles | أنا لا أحتاجك لتدافع عني , اخرجوا من هنا اغبياء خربتوا نظامي الجميع خرب نظامي , لا أحد يعرف له |
kendini nasıl savunacaksın? | Open Subtitles | ماذا لديك لتدافع عن نفسك؟ |
Sahiden de Shim Hye Ji denen kızı savunmak için kavgaya mı girdin? | Open Subtitles | هل حقا دخلت فى شجار لتدافع عن شيم هاى جي او أياَ ما كان أسمها ؟ |
Kendi topraklarını savunmak için, uyarı niteliğinde bir nara atar. | Open Subtitles | لتدافع عن منطقتها فإنها تدّعي أحقّيتها بعواء تحذيري |
Hayır ama, sen, onu ve onun olanı savunmak için buradasın... hem de seni ve onu terk etmiş olsa bile. | Open Subtitles | هو ليس هنا ولكننى اراك - . موجوداً لتدافع عنة . حتى لو تخلى عنها ! وعنك |
Hayır ama, sen, onu ve onun olanı savunmak için buradasın... hem de seni ve onu terk etmiş olsa bile. | Open Subtitles | هو ليس هنا ولكننى اراك - . موجوداً لتدافع عنة . حتى لو تخلى عنها ! وعنك |
Kendini savunmak için bir ayna parçası al. | Open Subtitles | واستخدم أحد الشظايا لتدافع عن نفسك. |
Ülkenizi savunmak için her şeyi yaparsınız değil mi? | Open Subtitles | هل ستفعل أي شيء لتدافع عن بلدك؟ |
Mayella'mın ırzına geçen zenciyi savunmak üzere seçilmene üzüldüm. | Open Subtitles | لتدافع عن هذا الزنجى "الذي إغتصب "ميلا |
Mayella'mın ırzına geçen zenciyi savunmak üzere seçilmene üzüldüm. | Open Subtitles | لتدافع عن هذا الزنجى "الذي إغتصب "ميلا |
Bana vurdun... hemde Yahudileri savunmak adına! | Open Subtitles | ضربتني لتدافع عن اليهود |
Görevin beni savunmak. | Open Subtitles | أنت هنا لتدافع عنى |
Kahve kendisini savunmak için yeteri kadar güçlü değildi. | Open Subtitles | ليست قوية لتدافع عن نفسها |
Jimmy'yi savunmak için öyle atılmak zorunda değildin. | Open Subtitles | (أنت ما كان لزاماً عليك أن تقفز عليه مثل ذلك ، لتدافع عن (جيمى |
Evlenmeyeceğiz sonuçta, odada oturup onurumu savunmana karakterimi korumana gerek yok. | Open Subtitles | نحن لسنا متزوجان, أنا لا أحتاج إليك لحضور الجلسة, لتدافع عن شرفي وتحمي شخصيتي, حسنًا؟ |
Kendini nasıl savunacaksın bakalım? | Open Subtitles | ماذا ستقوله لتدافع عن نفسك؟ |
Hemen kesivermeliyim seni. Kendini nasıl savunacaksın peki? | Open Subtitles | وماذا ستقول لتدافع عن نفسك ؟ |