Paige'e ilacını vermemi hatırlatmak için, veya Parker'in diş telini taktığından emin olmam için. | Open Subtitles | لتذكرني باعطاء الدواء لـ بايج او لتتاكد ان باركر ارتدى تقويمه |
Ama mucize diye bir şey yok. Bana bunu hatırlatmak için geldin, değil mi? | Open Subtitles | لكنهم ليسوا معجزات ، هذا ما أنت هنا لتذكرني به ، ألستُ محقاً ؟ |
Bana onu hatırlatması için kıyafetlerine ihtiyacım yok. | Open Subtitles | كُل إلى بحاجةٍ لست أنا انظري، لتذكرني حولي ملابسها حال أية على بها، |
Sana iyi davranmadığımı hatırlatması için sakladım. | Open Subtitles | أجل. وأبقيتها لتذكرني أنني لم أعاملك كما يجب. |
Bana yaşamaya tahammül edemeyeceğim şeyler hakkında bahse girmememi hatırlatıyor. | Open Subtitles | احتفظت بها لتذكرني أن لا أرهن أي شيء لا أستطيع العيش من دونه. |
Sadece bana bunu hatırlatacak bir şey yazıyorum. | Open Subtitles | فقط أكتب رسالة لتذكرني لتحسين أمور الدراسة. |
Bazı günler onu hatırlamak güzel oluyor, ama diğer günler... | Open Subtitles | نعم. انها لطيفة في بعض الايام لتذكرني بها ولكن في ايام اخرى |
Fry'ın tabutunu bulacağım, cesedini alıp bana öldüğünü hatırlatsın diye yatağımın altında saklayacağım. | Open Subtitles | سأجد تابوت فراي و أخذ جثته و أبقيها تحت سريري لتذكرني بأنه ميت |
Gerçekten, bana hatırlatmak için, beni takip etmek zorunda değilsin. | Open Subtitles | لا تحتاج حقاً ان تتبعني لتذكرني بذلك |
Evet, dinle, hatırlatmak için söylüyorum ki... Hatırlatmana ihtiyacım yok. | Open Subtitles | نعم اسمع, فقط كتذكير - لا احتاجك لتذكرني - |
Evet, annem bu sabah hatırlatmak için aradı. | Open Subtitles | أجل اتصلت أمي هذا الصباح لتذكرني |
Bu uzun süre önce elime geçti kim olduğumu hatırlatması için sakladım. | Open Subtitles | حظيت بهذه منذ زمن بعيد وأبقيتها لتذكرني بكينونتي |
Bu uzun süre önce elime geçti kim olduğumu hatırlatması için sakladım. | Open Subtitles | حصلت على هذه منذ زمن بعيد واحتفظت بها لتذكرني بمن أكون |
O anıyı bir daha olmamasını hatırlatması için saklıyorum. | Open Subtitles | أبقيت عليها لتذكرني بأن لا أنجب غيرهم |
Bana neden politikayı seçtiğim hatırlatıyor. | Open Subtitles | لتذكرني بسبب اختياري للسياسة |
Bana kocam olmadığını hatırlatıyor. | Open Subtitles | لتذكرني بأنك لست زوجي |
İnanca olan ihtiyacımı hatırlatıyor. | Open Subtitles | لتذكرني بحاجتي للإيمان. |
Hâlâ yalnız olduğumu bana hatırlatacak olan bir oda mı? | Open Subtitles | غرفة مكرسة لتذكرني بأني لازلت وحيداً ؟ |
Aslında... bu küçük puro tek kötü alışkanlığım... çünkü kodeste, insan olduğumu hatırlatacak bir alışkanlığa ihtiyacım vardı. | Open Subtitles | فى الحقيقة ... فهذا السيجار العتيق هو الرذيلة الوحيدة التي أمارسها لأنني كنت محتاجا ولو لعمل سيئة واحة لتذكرني بأنني لا زلت بشرا |
Beni hatırlatacak bir şey. | Open Subtitles | شيء لتذكرني به |
Ama seni hatırlamak için buna ihtiyacım yok. | Open Subtitles | لكني لست بحاجة إلى هذه لتذكرني بك. |
- Ve hatırlamak için sakladım. | Open Subtitles | وأبقيتها لتذكرني |
Bana onu hatırlatsın diye onu devamlı yanımda taşırım. | Open Subtitles | أنا أحملها برفقتي أينما أذهب لتذكرني به |