Fakat Kötü Kraliçeyi hapsetmeye yetecek gücü olan sihirli bir parça var. | Open Subtitles | لكنْ ثمّة قليل مِن السحر قد يكون قويّاً كفاية لحبس الملكة الشرّيرة |
Savitar'ı Hız Gücü'ne hapsetmeye yetecek kadar güç sağlamalı. | Open Subtitles | ما يجب أن يوصل كمية الطاقة المطلوبة لحبس (سافيتار) في قوة السرعة |
Tüm karanlık nesnelerini kullansak bile Hollow'u hapsetmeye yetmez. | Open Subtitles | حتى إن ستقوينا بكل أداة قاتمة ملكتها، فلن يكفي ذلك لحبس (الجوفاء). |
- Burada kıçını hücreye sokmaya yeter ama. | Open Subtitles | كانت حقيقية بما فيه الكفاية لحبس مؤخرتكِ هنا |
Adam Monroe hücreye kapatıIması için yazıIı bir emir. Babam tarafından imzalanmış. | Open Subtitles | (انه وثيقة لحبس (أدم مونرو موقعة من قبل والدك |
Az önce altı devlet görevlisini hapsetmek zorunda kaldım çünkü yedinciyi doğradı. | Open Subtitles | لقد اضطررت لحبس 6 ضباط عسكريين لأنه قتل الضابط السابع. |
Amos Clements'i öğlen hücreye tıktım. | Open Subtitles | إضطررت لحبس (أموس كليمنت) ظهر اليوم |
Tanrıları hapsetmek için yaratıldı. | Open Subtitles | تم أنشائه لحبس الآلهة |