Biliyorum, efendim. Ama çok acil bir konu. Sadece birkaç dakika sürer. | Open Subtitles | أجل، أعلم سيدي، لكن الأمر عاجلٌ جدًا سيأخذ لحظاتٍ فقط |
Bir kaç dakika sonra, mutfakta bir kargaşa oldu. | Open Subtitles | الآن بعد لحظاتٍ قليلة لاحقاً، كانت هناك ضجّة صادرة مِن المطبخ. |
Birbirimizi neredeyse tanımıyorduk bile. Sadece bir kaç dakika... | Open Subtitles | بالكاد عرفنا بعضنا كانت لحظاتٍ قصيرة |
Armand birkaç dakika önce sunucumuzda buldu. | Open Subtitles | عثر عليه (أرماند) في الخادم قبل لحظاتٍ قليلة |
- Birkaç dakika daha, Sayın Başkan. | Open Subtitles | -أمهلنا بضعةَ لحظاتٍ فقط يا فخامةَ الرئيس . |
Bir dakika içinde yanına geliyorum. | Open Subtitles | سأكون عندكِ بعد لحظاتٍ. |
Etkisiz hale getirme işlemini başlattıktan birkaç dakika sonra, işlem tamamlanınca sizi otomatik olarak ışık hızına çıkaracaktır. | Open Subtitles | {\fnAdobe Arabic}،فعّلوا التّجاوز ببساطةٍ ثمّ بعد لحظاتٍ معدودة، {\fnAdobe Arabic}حالما يكتمل، فلسوف ينفّذ قفزةً للانتقال الوميضيّ فوريًا. |
Birkaç dakika içinde, devletin kardinal sekreteri, Janusz Wolichek ile, ana gemide Ziyaretçilere insanlığın seçkin dini kurumları hakkında öğretim vermek üzere misyonerlerin davet edilme olasılığını tartışacak olan Anna'ya katılacağım. | Open Subtitles | بعد لحظاتٍ قليلة، سأنضمُّ إلى (آنا) عندما تقابلُ سكرتير الدولة (يانوس ويلتشيك). {\pos(190,210)}لمناقشةِ امكانيّةِ دعوةِ مُبشّرين إلى السفن الأمّ. {\pos(190,230)}لتعليمِ الزائرين عن المؤسّساتِ الدينيّة البارزة للبشر. |