Beni korumak için ne gerekiyorsa yapın ancak bu tehdit soruşturmasının gizli tutulmasını istiyorum. | Open Subtitles | افعلوا ما عليكم لحمايتى, لكننى أريد ان يكون التهديد و التحقيقات و كل شىء فى سرية تامة |
Beni korumak için yapmanız gereken her şeyi yapın ama bu tehdidin, soruşturmanın, her şeyin gizli tutulmasını istiyorum. | Open Subtitles | افعلوا ما عليكم لحمايتى, لكننى أريد ان يكون التهديد و التحقيقات و كل شىء فى سرية تامة |
İşte bu yüzden beni korumak için gelmeni istedim. | Open Subtitles | لهذا طلبت منه ان تأتى معى وذلك لحمايتى |
Biliyorum, Almanlarla savaşmaktan çok bana dadılık yapmak için burada bulunan... | Open Subtitles | فالله يحرسنى بالمجهود الهائل .الذى يبذلة تريستان لحمايتى |
Biliyorum, Almanlarla savaşmaktan çok bana dadılık yapmak için burada bulunan... | Open Subtitles | فالله يحرسنى بالمجهود الهائل .الذى يبذلة تريستان لحمايتى |
Yerinizde olsaydım, kendimi korumak için yanımda birşeyler getirirdim. | Open Subtitles | إن كنت مكانك لأخذت معى شيئاً لحمايتى |
Sizin yerinizde olsaydım, Kendimi korumak için yanıma birşeyler alırdım. | Open Subtitles | إن كنت مكانك لأخذت معى شيئاً لحمايتى |
Kendimi korumak için rehine aldım. Benimki geveze çıktı! | Open Subtitles | أخذت رهينة لحمايتى |
Var, kendimi korumak için. | Open Subtitles | يجب علىِ ذلك , لحمايتى |
Biliyorsun, Stevie beni buraya evdeki saçma işlerden korumak için yolladı. | Open Subtitles | أرسلنى (ستيف) الى هنا لحمايتى من المجانين فى المنزل |
Beni korumak için yapmışsın. | Open Subtitles | لقد اخفيته لحمايتى |
Beni korumak için oradaydı. | Open Subtitles | لقد اتت لحمايتى. |
Beni korumak için burada olduğuna inanıyorum. | Open Subtitles | فأنا على يقين إنك هنا لحمايتى |
Beni korumak için kafama vurup bayılttı. | Open Subtitles | لقد اصابنى فى راسى لحمايتى |