İnsanlık tarihinde tamamiyle çocuk felcinden arınmış yeni bir başlık yazma şansımız var. | TED | لدينا الفرصة لكتابة فصل جديد خال من شلل الأطفال في تاريخ البشرية. |
Maddenin yoğunluğu sonsuz değil ve bütün süreci tutarlı bir şekilde denklemler ile tanımlamak için bir şansımız var. | TED | مصير المادة محدود , و لدينا الفرصة لجملة منتظمة من المعادلات التي تصف العملية برمتها |
Morallerini kırma, savaşma isteklerini yok etmek gibi bir şansımız var. | Open Subtitles | لدينا الفرصة هنا لكسر معنوياتهم لتحطيم إرادة القتال لديهم |
Antik Yunanlıların'da bir adım ötesine geçme fırsatımız var. | TED | اعتقد لدينا الفرصة لنتفوق على اليونانيين |
Bunu tedavi etmek için bir şansımız vardı. Onun yerine hepatit-E ihtimaliyle oyalandık ve şimdi geç kaldık. | Open Subtitles | كانت لدينا الفرصة لمعالجة هذا و بدلاً من هذا درنا حول التهاب الكبد و الآن فات الأوان |
Üç yıllık ağır çalışmadan sonra beklediğimiz fırsatı yakaladık. | Open Subtitles | بعد 3 سنوات من العمل لدينا الفرصة التي كنا ننتظرها |
Yolunu şaşıran iki kişiye yardım etme şansımız var. | Open Subtitles | مازال لدينا الفرصة لأحضار اثنان من الأبل الضالة |
Ona evinde saldırmak için bir şansımız var. | Open Subtitles | يجب أن تكون لدينا الفرصة للهجوم عليها في منزلها |
Ama kurşun yarası olmadığını biliyoruz, demek ki... bunu durdurmak için hala bir şansımız var. | Open Subtitles | و لكننا نعرف ذلك بأنني لم أصاب بطلق ناري لذا هـذا يعني إنه لا يزال لدينا الفرصة لوقف هذا |
Hepimiz ölüp gideceğiz ama sevmek gibi bir şansımız var. | Open Subtitles | وقريباً جداً سنموت جميعاً ولكن لدينا الفرصة لنحب |
Bunu daha da büyük bir hâle getirme şansımız var. | Open Subtitles | سيكون نصرا كبيرا للمكتب لدينا الفرصة لنجعله أكبر من ذلك حتى |
İşler en sonunda değiştiğinde onları anlamak için bir şansımız var. | Open Subtitles | لكن لدينا الفرصة أن نستوعب الأشياء عندما تحدث في النهاية |
Ve eğer yaparsak, bunu yapmak için daha öncesinden daha iyisini yapmak için şansımız var. | Open Subtitles | وإذا فعلنا ذلك، لدينا الفرصة ربما كي نعمره أفضل بقليل عما كان عليه من قبل |
Şüpheli olması muhtemel kişileri Amerikan topraklarında işledikleri cinayet ve benzeri ağır suçlarda ülkeden ayrılmasına izin vermeyip alıkoyabilme şansımız var. | Open Subtitles | يمكن محاسبة الشخص المسؤول عن قتل أمريكية على أرض أمريكية قبل أن يغادروا الدولة بينما لدينا الفرصة |
İşgalciler tüm kartları ellerinde tutsa da kaynaklarımız yeterli olur ve akıllıca hareket edersek bir şansımız var. | Open Subtitles | وأن المحتلين الآن لديهم الأفضلية ولكن لو كنـُـا أذكيــاء وواسعي الحيلة سيكون لدينا الفرصة الملائمة |
Devrilmesi zor bir rejim olsa da sen ailedeyken artık bir şansımız var. | Open Subtitles | على الرغم من هذا النظام الصارم للأسقاطه معك في العائلة, و الأن لدينا الفرصة... |
Silahınızı test etme fırsatımız var size karşı herhangi bir risk olmayacak ve Wraithlere karşı bir saldırı şansınız olacak. | Open Subtitles | لدينا الفرصة التى تمكنكم من تجربة سلاحكم بدون أن تتعرضوا لأى مخاطرة و بفرصة توجيه ضربة إلى الريث |
Burada özel bir şey yapma şansımız vardı. | Open Subtitles | لدينا الفرصة أن تفعل شيئا خاصا هنا. |
Hastamız için harika bir şey yapma fırsatı yakaladık ama yapmayacak. | Open Subtitles | لدينا الفرصة لعمل شيء عظيم لمريضة |
Böylece değişiklikleri gözlemleme şansımız olacak. | Open Subtitles | لذا سيكون لدينا الفرصة لـمُـراقبـــة التغـيـيـرات |