ويكيبيديا

    "لديها حبيب" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • sevgilisi var
        
    • erkek arkadaşı var
        
    • bir erkek arkadaşı
        
    • sevgilisi varmış
        
    • bir sevgilisi
        
    Birinin son aylarda sondaj kulesi üzerinde çalışan bir eski sevgilisi var. Open Subtitles و إحداهن لديها حبيب سابق كان يعمل في حقل نفطي الشهر الماضي
    Kavga gürültü ayrıldıkları eski bir sevgilisi var ama o da G7 ayaklanması sırasındaymış. Open Subtitles لديها حبيب سابق ولكن كان ذلك سابقاً في أعمال الشغب
    onun artık bir erkek arkadaşı var ve erkek arkadaşın olduğu zaman başka... arkadaşlara çok da ihtiyaç kalmıyor, değil mi? Open Subtitles لديها حبيب الآن وانت لا تحتاجين صديقتك عندما يكون لها حبيب اليس كذلك؟
    Minnettarım gerçekten sağ ol ama onun erkek arkadaşı var. Open Subtitles . أُقدر هذا. حقا أنا كذلك . لكن لديها حبيب
    Morgan Elle' in bir erkek arkadaşı olduğunu düşünüyor. Open Subtitles ما هو الضعيف؟ مورغان يظن ان إل لديها حبيب
    sevgilisi varmış galiba. Open Subtitles يبدو انه كان لديها حبيب
    Kilo kaybediyor mu, yatmadan önce hap alıyor mu, sevgilisi var mı diye bilmek istiyorsun. Open Subtitles أنت تريد أن تعرف إذ فقدت شهيتها أو إذ كانت تتعاطى حبوب منومة أو إذ كان لديها حبيب ؟
    Geç kaldın, onun bir sevgilisi var. Open Subtitles لقد فات الأوان لديها حبيب الآن
    Cevabı belli bir soru: sevgilisi var mıymış? Open Subtitles سؤال واضح , هل كان لديها حبيب ؟
    - Başarısız oldum. Yeni sevgilisi var. - O çiftlik fahişesin mi? Open Subtitles أنا أبله ، لديها حبيب جديد ذلك الصغير
    Sizi üzmekten nefret ediyorum çocuklar, ama senin kızın bir sevgilisi var. Open Subtitles "لا أحب صدمكم يا رفاق" ،(ولكن فتاتك (جينا لديها حبيب
    Annemin yeni sevgilisi var mesela. Open Subtitles أمي لديها حبيب جديد
    Yani dolaşan dedikodulara göre bir erkek arkadaşı var. Open Subtitles لذا تقول الشائعات بأن لديها حبيب
    Sadece arkadaşım, hatta erkek arkadaşı var. Open Subtitles إنها مجرد صديق لديها حبيب بالفعل.
    Yeni bir erkek arkadaşı var. Ona deli oluyor. Open Subtitles .لديها حبيب جديد ، وهي متفاخرة به
    erkek arkadaşı var. Ve baygın, tamam mı? Open Subtitles لديها حبيب وهي ليست بوعيها، حسناً؟
    Hem artık bir erkek arkadaşı var. Belki umursamaz bile. Belki... Open Subtitles -بجانب أن لديها حبيب الآن، فلن تهتم غالباً .
    Carly'nin erkek arkadaşı var, yani o liseye adeta bir yetişkin olarak başlayacak, ve benim yaşadığım en yetişkin deneyim ise.. Open Subtitles . لدي هي فقط ،أترين، الآن (كارلي) لديها حبيب ،لذا هي ذاهبة للمدرسة كفتاة بالغة وأنا التجربة الوحيدة لي كبالغة
    Sonunda bir erkek arkadaşı oldu. Ne kadar da mutlu bir son! Open Subtitles .أخيراً اصبح لديها حبيب .يالها من نهاية سعيدة
    Eminim İnternet milyarderi bir erkek arkadaşı vardır. Open Subtitles من المحال انت تكون عزباء انا متأكد ان لديها حبيب بليونير
    - Zavallı şey batırmış. - Bir sevgilisi varmış. Open Subtitles كانت بحالة فوضى - كان لديها حبيب -
    AS: Ben de bu soruya ilgi duydum fakat aslında ben Stacey'nin bu soruyu sorma motivasyonuyla daha çok ilgilendim. Çünkü onunla tanıştığımızdan beri bir sevgilisi olmamıştı. TED اليك: كنت مهتماً بالموضوع بالفعل لكن اهتمامي بمعرفة دافع ستاسي كان أكبر، ولأننى أعرف أن ستاسي ليس لديها حبيب.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد