ويكيبيديا

    "لديه حياة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • bir hayatı var
        
    • bir hayatı vardı
        
    • bir hayat
        
    • bir hayatının
        
    • hayatı olan
        
    • bir yaşantısı
        
    Sen onun kötü hâlini hiç görmedin. Tekrar bir hayatı var artık. Open Subtitles لم ترين أبداً مدي السوء الذي كان فيه لديه حياة مرة أخري.
    Nasıl beceriyorlar bilmiyorum ama benden başka herkesin kendine ait bir hayatı var. Crosby öyle. Open Subtitles لا أعلم كيف يحدث ذلك ، لكن يبدو بأن الجميع لديه حياة خاصة به
    Bazılarımızın dönmesi gereken sosyal bir hayatı var. Open Subtitles البعض منّا لديه حياة إجتماعيّة عليه العودة إليها.
    Bayan Pebmarsh'ın oturma odasında ölen adamın da bir hayatı vardı. Open Subtitles الرجل الذي وجد في غرفة جلوس "بيبمارش" كانت لديه حياة يا "مابوت"
    Boktan bir hayat geçirdi. Bizim sokakta büyüdü. Open Subtitles ان لديه حياة صعبة لقد نشأ فى شارعنا
    Onlar, herkesin gerçek bir hayatının olduğunu kanıtlamaktan çok uzaklar. Open Subtitles و التى هى دليل واضح على أن الجميع لديه حياة حقيقية عداى
    Sadece diğerleri gibi güzel bir hayatı olan biriydi. Open Subtitles هذا مجرد رجل يبدو وكأن لديه حياة جميلة كالأخرين
    Belki onu sinir eden insanlarla dolu, zorlu bir yaşantısı vardır! Open Subtitles ،ربما لديه حياة شاقة مع أشخاص يجعلونه منزعجاً
    Babana ne dersin, yeni bir hayatı var yeni çocukları, yeni yeni boklar. Open Subtitles حسن، ماذا عن أبي؟ لديه حياة جديدة وأبناء جدد وما شابه.
    Harika bir hayatı var. İstediği her şey alınıyor. Open Subtitles لديه حياة رائعة، ويحصل على كل ما يشتهيه
    Onun da bir hayatı var. Cevabı da hayır. Geri dönmeyecek. Open Subtitles لديه حياة الآن، الإجابة بالرفض، لن يعود
    Babamın şimdi başka bir hayatı var, yeni bir ailesi var. Open Subtitles إن أبي لديه حياة أخرى الأن عائلة جديدة
    Koca bir hayatı var. Open Subtitles لديه حياة كاملة
    Harry bunun için uygun değil. Onun bambaşka bir hayatı var. Open Subtitles هاري) ليس مستعد الآن) لأن لديه حياة أخرى
    Oscar'ın bir hayatı var bence Ryan'ın da bir hayatı var. Open Subtitles (أوسكار) لديه حياة أظن أن (رايان) لديه حياة
    Koca bir hayatı var. Open Subtitles لديه حياة كاملة
    Boktan bir hayatı vardı, karısını hiç sevmedi. Open Subtitles لديه حياة تعيسة لم يحب زوجته يوماً
    bir hayatı vardı! Beni duyuyor musunuz? Open Subtitles كان لديه حياة ، أتسمعوني ؟
    bir hayatı vardı, işi ve ailesi vardı. Open Subtitles كانت لديه حياة ووظيفة ووالدين
    Kadınları kazıklıyor, güzel bir hayat yaşıyor. Open Subtitles إنه يُسعد النساء لديه حياة مترفة
    Eşinin... bir ilişkide olduğunu... ya da midilli olarak gizli bir hayat yaşadığını öğrenmen mi? Open Subtitles أو معرفة أنّ لديه حياة سرية كمهر؟
    Onun başka bir hayatının olması düşüncesini bile çekemiyordu. Open Subtitles لم يكن بمقدورها تحمل فكرة أن لديه حياة
    Bundan önce, başka bir hayatının olmasına. Open Subtitles بأنه لديه حياة أخرى قبل هذه
    Yani, kusursuz bir hayatı olan bir adamdan bahsediyoruz değil mi? Open Subtitles أعني، أنت تتحدّث عن شخص لديه حياة مثالية، صحيح؟
    Macera ve hareket dolu ilginç bir yaşantısı olduğu gerçeğini seviyorum. Open Subtitles ،يعجبني أن لديه حياة ممتعة .مليئة بالنشاط والمغامرة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد