-Ayrıca öğretmenler odası var. | Open Subtitles | بالإضافة لديه غرفة خاصة بالمعلمين وصالة رياضة |
Binbaşı, patronunun tehlikeli bir egzersiz odası var. | Open Subtitles | أيها الرائد، رئيسك لديه غرفة تمرين جدية. |
Walter'ın bir karanlık odası var. | Open Subtitles | والتر لديه غرفة مظلمة |
Orada güzel, sıcak bir odası olan bir arkadaşım var. | Open Subtitles | نعم لدي صديق لديه غرفة دافئة و جميلة |
Ba'al'ın VIP'ler için özel bir odası vardı. | Open Subtitles | "بال" لديه غرفة خاصة لكبار الشخصيات |
Sizin Renolu polisin çok özel güvenlikli bir odası varmış. | Open Subtitles | ((تحدثت مع الجهة المختصة بـ((باليرمو هذا الشرطى لديه غرفة بأحد الابراج |
Wilson'ın tek yatak odası var. | Open Subtitles | ويلسون لديه غرفة نوم واحدة |
Beyefendinin tek odası var. | Open Subtitles | السيد لديه غرفة مفرده |
Bir tek onun kendi odası var. | Open Subtitles | هو لديه غرفة خاصة |
Ove Kenneth'in yukarıda bir odası var, fazla mesai gerektiğinde orayı kullanır. | Open Subtitles | (أوف كينيث) لديه غرفة هنا يستعملها عندما يكون عليه أن يعمل بشكل إضافي |
Bir tek onun kendi odası var. | Open Subtitles | هو لديه غرفة خاصة |
Tardis'te, adının geçtiği şeyleri sakladığı gizli bir odası var. | Open Subtitles | لديه غرفة سرية في التاردس |
Levi'ın boş bir misafir odası var. | Open Subtitles | (ليفاي) لديه لديه غرفة نومِ إضافية |
Goldie'nin evinde bir odası var... | Open Subtitles | (غولدي) لديه غرفة في منزله |
Kendine ait bir odası varken yaptığı şeye bakın. Şaşılacak ne var ki? | Open Subtitles | لديه غرفة لمفرده و هذا ما يقوم بفعله ؟ |
Aptalca belki ama çocuğumun yeşil bir odası olacağını hayal ederdim. | Open Subtitles | إنه غباء، ولكن... كنت أتصوّر طفلي في أن تكون لديه غرفة خضراء |
Garajda gizli bir odası vardı. | Open Subtitles | كانت لديه غرفة سريّة بالمرآب |
Turner'ın panik odası varmış. | Open Subtitles | تيرنر) لديه غرفة آمنة) |