Telefonda bahsetmiştim. Yeni ve müthiş bir sevgilim var. | Open Subtitles | لقد أخبرتك علي الهاتف لديّ حبيب جديد ورائع |
Yani, festivale son vermede yardım ettiğin için çok teşekkürler ama sevgilim var işte ve o... | Open Subtitles | أعني, شكراً جزيلاً لك لمساعدتنا في إنهاء الإحتفال لكن لديّ حبيب و.. وهو فقط.. |
Sen ve Dylan. Hey benim bir sevgilim var zaten. | Open Subtitles | مرحباً, لديّ حبيب, في الحقيقة. |
Sevdiğim bir Erkek arkadaşım var onun için peşimi bırakmanı istiyorum. | Open Subtitles | إنّ لديّ حبيب أحبه، لذا أحتاجُ منك بأن توقف عن مطاردتي. |
Senden çok daha genç, çok daha akıllı ve senden çok çok daha büyüğüne sahip bir Erkek arkadaşım var, Bay Fotokopi Büyütücüsü. | Open Subtitles | لديّ حبيب وهو أصغر منك وأذكى منك بكثير وأفضل منك بكثير من سيّد "تكبير الصور الفوتغرافيّة" |
Eskiden onun gibi "kaya" olan bir sevgilim vardı ipi kestim ve... | Open Subtitles | كان لديّ حبيب كان مثل الصخرة. وتركته يذهب و... |
Hayır, sevgilim var. | Open Subtitles | لا، لديّ حبيب |
Hayır, Kenneth, gerçekten bir Erkek arkadaşım var. | Open Subtitles | لا, كينيث , أنا حقا لديّ حبيب |
- Erkek arkadaşım var benim. | Open Subtitles | لديّ حبيب. |
- Evet, Eddie, Erkek arkadaşım var. | Open Subtitles | صحيح يا (إيدي)، لديّ حبيب. |
Benim Erkek arkadaşım var. | Open Subtitles | لديّ حبيب |
Uzun zaman önce benim de bir sevgilim vardı. Gelecek vaat eden bir sanatçıydı. | Open Subtitles | كان لديّ حبيب كان فناناً طموحاً |
bir sevgilim vardı... | Open Subtitles | كان لديّ حبيب |