Böylece bu toplantı için iki plan hazırladım, iki stratejik plan. Küçük olan ve büyük olan. | TED | لذلك أعددت خِطَّتَيْن لهذا الإجتماع، خِطّتين إستراتيجيّتين إثنين. واحدة صغيرة و واحدة كبيرة. |
Rachel'a hazırladığım özel kokteyli ona da hazırladım, ve etkisini gösterene kadar onu meşgul ettim. | Open Subtitles | لذلك أعددت له نفس الكوكتيل الخاص الذي أعددته لريتشيل |
Sana kücük bir sürpriz hazırladım. | Open Subtitles | لذلك أعددت مفاجأة صغيرة من أجلك |
Sana kücük bir sürpriz hazırladım. | Open Subtitles | لذلك أعددت مفاجأة صغيرة من أجلك |
Bir kez hoparlör ile tuzağa düştüm bu yüzden bugün bunu hazırladım. | Open Subtitles | ... لقد تم خداعي بواسطة مكبر الصوت مرة لذلك أعددت لكم شيئاً اليوم |
O yüzden size taze balık hazırladım. | Open Subtitles | لذلك أعددت لكِ سمكاً طازجاً |
Bu yüzden ikinize de şiş kebap hazırladım. | Open Subtitles | لذلك , أعددت ( كباب الشيخ) لكما (طبق هندي ) |
Sana kahvaltı hazırladım. - Yumurta yaptım. | Open Subtitles | لذلك أعددت الإفطار |