ويكيبيديا

    "لذلك لا يوجد" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yok
        
    Yani onun akrabası olduğumu, deneysel olarak kanıtlamak için hiçbir yol yok. Open Subtitles لذلك لا يوجد مجال للإثبات بطريقه عمليه إنى ذات صلة قرابه بها
    Polisler gelmeyecek. O yüzden de evsizleri korkutacak kimse yok. Open Subtitles الشرطة لن تأتي لذلك لا يوجد أحد ليخيف المتشردين بعيداً
    Bu yüzden mobilya yok. Bu yüzden hiçbir fotoğrafta yoklar. Open Subtitles لذلك لا يوجد أيّ أثاث وليس لهما وجود في الصور.
    Bunu şöyle düşün; çok çeşitli çocuklar ve farklı ihtiyaçlar karşılanmayı bekliyor, yani tek bir tip yok. TED فكر في الأمر كونه: مع وجود العديد من الأطفال، يوجد احتياجات مختلفة يجب أن تُلبى، لذلك لا يوجد نموذج واحد.
    en iyisinden aldik, yani senin baska bir tane almana gerek yok evet. hepsini size geri ödeyecegim. Open Subtitles داخل الحقيبة جهاز لقياس الحررة لقد اشتريناه لذلك لا يوجد داعى لتشترى واحد اخر
    Hava borusu delinmiş, o yüzden torpidoyu fırlatacak basınç yok. Open Subtitles هناك انقطاع فى ضغط الهواء , لذلك لا يوجد ضغط لا طلاق الطوربيد
    Ancak, gerçek dünya kusursuz değil, bu yüzden içinde olan herşeyi yöneten tek bir yasa yok. Open Subtitles لكن العالم الحقيقي ليس كاملا و لذلك لا يوجد هنالك مبدأ واحد يستطيع توضيح كل شئ
    Dolayısıyla, takımda iki bekara yer yok. Open Subtitles فنحن الآن عازبين لذلك لا يوجد مكان لعازبين في الفريق
    Yani borsaya sokamayacağınız türden bir şirket yok öyle mi? Open Subtitles لذلك لا يوجد أي نوع من أنواع الشركات أنتم لن تقوموا بتعويم أصولها في السوق ؟
    İşe yaramaz yardımcım istifa etti, ...bu yüzden çikolata, orkide ve buz heykeliyle ilgilenebilecek birisi yok. Open Subtitles ومساعدتي الغير مفيدة استقالت لذلك لا يوجد أحد مكلف بجلب السحلبيات أو الشكولاطة أو الشيئ المصنوع من الثلج
    Bak, herkesçe bilinen bir cinsel münasebetleri var, tecavüze dair bir bulgu da yok. Open Subtitles اسمعي، لقد كانت بينهما علاقة جنسية معروفة للجميع لذلك لا يوجد دليل على حدوث اغتصاب
    Erken farkettik, endişelenecek bir durum yok. Open Subtitles لقد اكتشفنا الأمر مبكرا لذلك لا يوجد سبب للقلق
    Her dört saatte bir değiştiriyorum, herhangi bir örnek almana imkan yok. Open Subtitles و أقوم أيضا بتقشير جلدى كل أربع ساعات و لذلك لا يوجد أي طريقة يمكن بها الحصول على عينة
    Son zamanlarda içeriği değişmedi yani o konuda anlatabileceğim yeni bir şey yok. Open Subtitles و لم نغير مقاديره كثيراً في الآونة الأخيرة لذلك لا يوجد شيء جديد اقوله لكم
    Patlama, servis asansörünü paramparça etmiş o yüzden oradan geçtiğine dair bile delil yok. Open Subtitles دمر الانفجر غرفة المصعد لذلك لا يوجد دليل ان المواد كانت هناك هل أحضر جولياس ؟
    Bilmiyorum ama bu aile meselesinin, uluslararası bir hadiseye dönüşmesi için bir sebep yok. Open Subtitles لا أعرف ولكن هذا شأن عائلي لذلك لا يوجد سبب لكي يصبح الأمر حادثا دوليا
    - Doğru. Yani kanınızın onun elbisesi üzerinde olmasının imkânı yok. Open Subtitles لذلك لا يوجد سبب لوجود دمائك على أي من ملابسها
    Panik duygusu yok oluyor. Katil bıçakladığı sırada hiç karşı koyma yok. Open Subtitles لذلك لا يوجد نزاع بينما كان القاتل يطعنه
    Harry'nin şifreyi karıştırmak için bir mazereti yok. Open Subtitles لذلك لا يوجد سبب لكى لا يعبث بالكلمة السرية
    Yani incelenecek mali belge veya emlak kaydı yok. Open Subtitles على أي شيء ,لذلك لا يوجد أموال و لا طريقة من أجل تعقب اي من المعاملات العقارية الحقيقية

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد