Elliot, Ailemi görmeye gitmedim. | Open Subtitles | اليوت أنا لم أذهب إلى الديار لرؤية عائلتي |
Ben Ailemi görmeye gidiyorum ve o da o da birini arıyor. | Open Subtitles | انا ذاهبة لرؤية عائلتي وهو يبحث عن شخص ما |
Bu yüzden gidip ailemi göreceğim ve ikimize her şeyi düşünmesi için bir şans vereceğim. | Open Subtitles | لذا ,سأذهب لرؤية عائلتي وأعطي كلينا فرصة للتفكير حول كل شيء |
Sonra gidip ailemi göreceğim. | Open Subtitles | بعد ذلك... أنا ذاهب لرؤية عائلتي... |
Şu anda ailemi görmek için yolu yarılamış olmalıydım. | Open Subtitles | كان من المفترض أن أكون في مننتصف الطريق لرؤية عائلتي الآن |
ailemi görmek için bir süreşliğine Meksika'ya gitmem gerek. | Open Subtitles | اريد الذهاب إلى المكسيك لفترة من الوقت لرؤية عائلتي |
Ne yapmanız gerekiyorsa yapın ama bir an önce ailemin yanına gitmeliyim. | Open Subtitles | إسمع عليك أن تفعل ما عليك لكن علي الذهاب للمنزل لرؤية عائلتي قريباً |
Mr. Burns, nankörlük etmek istemem ama eve, ailemin yanına gitmek istiyorum. | Open Subtitles | .. سيد (بيرنز) لا أريد أن أبدو كالجاحد لكن أريد أن أعود للمنزل لرؤية عائلتي |
Gittiğim iyi oldu. Ailemi görmeye ihtiyacım varmış. | Open Subtitles | أفادني الإبتعاد، كنت بحاجة لرؤية عائلتي |
- Hayır sorun değil. Ailemi görmeye gideceğiz. | Open Subtitles | لا , لا بأس , يجب أن نذهب لرؤية عائلتي |
Artık Ailemi görmeye hazırım. | Open Subtitles | أنا مستعد لرؤية عائلتي الآن |
Ailemi görmeye gittiğini biliyorum. | Open Subtitles | أعرف أنّكِ ذهبتِ لرؤية عائلتي |
- Gidip ailemi göreceğim. | Open Subtitles | - سأذهبُ لرؤية عائلتي الآن |
Ormandan sizi, ailemi görmek için çıkıyordum sonra beni tam da omuz boşluğumdan vurdu. | Open Subtitles | كنت سأخرج من الغابة لرؤيتكم يارفاق لرؤية عائلتي هنا في كتفي |
ailemi görmek için Almanya'ya seyahat etmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أسافر إلى " ألمانيا" لرؤية عائلتي |