Çocuklarla ilgili konuştuktan sonra bavulunu toplayıp bir başka iş seyahatine çıkıyorsun. | Open Subtitles | بعد نوبات الحديث مع الأطفال فأنت تحزم أغراضك مجددًا لرحلة عمل آخرى |
Walden, önemli bir iş seyahatine çıkmak üzereyim ve şu an isteyebileceğim en soy şey üzerime daha da fazla gelinmesidir. | Open Subtitles | والدن، انا ذاهبة لرحلة عمل مهمة وآخر شئ اريده هو المزيد من الضغط |
Dairesinde, Maldivler'e yapacağı güya "iş gezisi" için hazırlanırken yakalanmış. | Open Subtitles | فى شقته ,كان يحزم حقائبه لرحلة عمل فى مالديفز |
Hayır, hayır, tanıdığım hiç kimse artık iş gezisi konusunda heyecanlanmıyor. | Open Subtitles | كلا، كلا، لا أحد يتحمس لرحلة عمل هذه الايام |
Çünkü kocana bebek bakıcılığı yapmak için bir iş gezisini reddetmek hiç de profesyonelce olmaz. | Open Subtitles | لان رفضك لرحلة عمل لأجل مجالسة زوجك هو امر غير مهني البتة |
Sadece beşiniz, Tallahassee, Florida'ya bütün masrafları ödenen üç haftalık iş gezisini en çok hakettiği düşünülen kişiler oldunuz. | Open Subtitles | فخمستكم إستحق أكثر ثلاثه أسابيع مستحقه لرحلة عمل مدفوعة المصاريف إلى تالاهاسي,فلوريدا |