Burada bir şey olmuş ve ne olduğundan emin değilim. | Open Subtitles | هناك شيء ما يحدث هنا و لستُ متأكدة ما هو |
Bunun için kurbanı incelemek faydalı olabilir ama böyle bir sorgulama şeklinin doğruca katili bulmamızı sağlayacağından emin değilim. | Open Subtitles | حسنًا، من الجيّد الحصول على معلومات شخصية عن الضحيّة لكنّي لستُ متأكدة أنْ هذا الخط من التحقيقي سيوصلنا لقاتلها |
Çok emin değilim ve aslında Hikâye Merkezi adlı bir yer için çalışıyorum. | TED | لستُ متأكدة من ذلك، وفي الحقيقة أنا أعمل في مكانْ يدعى "مركز الروايات". |
Bilmem ki, ruh eşim misin emin değilim. | Open Subtitles | حسناً، أنا لستُ متأكدة إذا كُنتَ أنت رفيق روحي |
Evet ama ponpon kızlığın İsa'nın yapacağı bir şey olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | صحيح، لكن الآن لستُ متأكدة بأن التشجيع ما كان سيفعله المسيح. |
bilemiyorum, bir yanım düğün gecemde beyaz giymem gerektiğini söylüyor. | Open Subtitles | لستُ متأكدة , فجزء منّي يفكر بأنه عليّ ارتداء الأبيض بليلة زفافي |
Ki ben bile bu ailenin bir parçası olmak istediğimden emin değilim. | Open Subtitles | حتى أنني لستُ متأكدة من رغبتي بأن أكون من هذه العائلة |
Ama eğer iyi ifade mümkün olacak emin değilim. | Open Subtitles | لكنني لستُ متأكدة إذا كنتُ قادرة على التعبير عن عنه |
Bu konuda konuşmayı bırak, düşünmeme bile izin verildiğine emin değilim. Böylesi daha iyi. | Open Subtitles | أنا لستُ متأكدة من أنى علىّ تذكر ما حدث ربما علىّ التحدث لنفسى عمّا حدث |
emin değilim, müdür daha listeyi asmadı. | Open Subtitles | تعلم، لستُ متأكدة المدير لم يضع الجدول بعد. |
Odada yalnız olduğundan çok da emin değilim. | Open Subtitles | تعرف، أنا لستُ متأكدة جداً بأنها كانت في هذه الغرفة وحدها. |
Ben kafeteryanın hastane standartlarına uygun olması gerektiğinden o kadar da emin değilim aslında. | Open Subtitles | لستُ متأكدة تماماً إن كان المقصف.. مؤهل بالضرورة أن يكون جزءاً من المستشفى |
22 yaşında biriyle nasıl rekabat etti emin değilim. | Open Subtitles | لستُ متأكدة كيف يتناسب مع فتاة بعمر 22 سنة. |
Neyi aradığımı bilmiyordum bulduğumdan da emin değilim ama dil yeteneğimi kullanmalıydım. | Open Subtitles | لا أعرف عن ماذا كنتُ أبحث، لستُ متأكدة إنني وجدته، لكني حصلت على إستخدام مهارات لغتي. |
Yüzde yüz emin değilim ama galiba arabam gelmiş. | Open Subtitles | لستُ متأكدة تماماً، ولكنني أعتقد أنه قال أن سيارتي قد وصلت |
Aslında, itiraz mı etmeliyim yoksa gülmeli miyim emin değilim. | Open Subtitles | في الواقع، أنا لستُ متأكدة إذ يجبُ عليّ أن أعترضُ على ذلكَ أو أضحكُ فقط |
Yetiştirebileceğinizden bile emin değilim. | Open Subtitles | لستُ متأكدة من قدرتكما على تحمل طلبياتهم |
Ben açabilir miyim ondan bile emin değilim. | Open Subtitles | لستُ متأكدة أصلاً أنني قد أستطيع إختراقه |
Teknenin diğer kısımlarında bir şeyler olduğunu duyabiliyordum ama ne olduğundan tam emin değilim. | Open Subtitles | تمكنتُ من سماعِ أشياءٍ تجري في أماكن اخرى من القارب لكنني لستُ متأكدة ماهيَ |
Kendime bu gece önüme bakacağımı söylemiştim ama bunu demek istediğimden pek emin değilim. | Open Subtitles | اجل ، وعدتُ نفسي انني ساتخطى هذا الليلة لكنني لستُ متأكدة ان هذا ماعنيتهُ حقاً |
Lezbiyenler hakkında o kadar bilgili olduğumu sanmıyorum. | Open Subtitles | لستُ متأكدة بأنني اعرف الكثير عن السحاقيات |
Caddede yasli bir kadini devirmis olabilirim. bilemiyorum, arkama bakmadim. | Open Subtitles | ولربما أكون قد اصدمتُ بسيدة عجوز في الشارع ، لستُ متأكدة |
Ayrıca kendimin bile emin olamadığım bir şeye onu nasıl inandıracağım ki. | Open Subtitles | ثم كيفَ لي أن أقنعها بشيءٍ لستُ متأكدة منهُ بنفسي ؟ |