Bacağımı kaybetmiş olsam da orduda hizmet verdiğim için pişman değilim. | Open Subtitles | فأنا لست نادمًا على إلتحاقي بالجيش رغمًا أن رجلي قد بترت |
Yaptığım şeyden pişman değilim. Yapılmalıydı. | Open Subtitles | لست نادمًا على فعلتي، فقد كان يتحتم قضاؤها. |
- Ama hiçbirisi için pişman değilim. | Open Subtitles | ولكني لست نادمًا على أي من ذلك |
Bunun için özür dilemem. | Open Subtitles | لست نادمًا على ذلك |
Amcamı öldürdüm. Bunun için özür dilemem. | Open Subtitles | لست نادمًا على ذلك |
Noah, güçlerim olmadan yıllarımı senin planına feda ettiğime pişman değilim. | Open Subtitles | لست نادمًا يا (نوا) على التمسك بخطتك، أو العيش بدون قدرتي |
"Seninle geçirdiğim bir andan bile pişman değilim." | Open Subtitles | "لست نادمًا على دقيقة واحدة قضيتها معكِ". |
Tanrı biliyor ya ben de pişman değilim. | Open Subtitles | يعلم الله أني لست نادمًا كذلك |