Fransa bu bilim çiftine bilime ve insanlığa yaptıkları hizmetin karşılığında büyük onur bahşetmeyi uygun görüyor. | Open Subtitles | فرنسا ترى أنه من المناسب أن تضفي الزوجين العلمي الشهير لشرف عظيم حقا في مكافأة لخدماتهم بالعلم وللبشرية. |
Özellikle de sizi beyler. Bizim için büyük onur. | Open Subtitles | خاصّة أنتم أيُّها السادة، إنّه لشرف عظيم. |
Seçilmiş kişinin, annesi ve kardeşiyle tanışmak büyük bir onur. | Open Subtitles | إنه لشرف عظيم أن نقابل أم و أخ الشخص المختار |
Böyle güzel bir hanımla tanışmak büyük bir onur. | Open Subtitles | إنه لشرف عظيم لي أن أقابل شابة جميلة أخرى |
Tanrıya yemin ederim ki seni vururum! Bu, reddedemeyeceğin büyük bir onurdur. | Open Subtitles | أقسم بأني سأطلق النار عليكم إنه لشرف عظيم لك، لا يمكنك أن ترفضه |
- Evet, benim. Siz tebrik ederim, sizinle tanışmak Büyük bir şeref. | Open Subtitles | دعني أهنئك، إنه لشرف عظيم، إنه لشرف عظيم |
(Gülüşme) (Alkışlama) Burada olmak benim için bir ayrıcalık. | TED | (ضحك) (تصفيق) على أي حال، إنه لشرف عظيم أن أكون هنا. |
Bayanlar ve baylar, onu takdim etmek benim için büyük onur. | Open Subtitles | سيداتي و سادتي انه لشرف عظيم لاقدم لكم |
Sağ olun efendim. Bunu sizden duymak büyük onur, yani... Sizin gibi biriyle çalışmak... | Open Subtitles | شكرا ، انه لشرف عظيم للعمل معك يا سيدي... |
Sizinle tanışmak büyük onur Bay Shaw. | Open Subtitles | إنه لشرف عظيم مقابلتك هنا سيد شاو |
İzninizi istiyorum... İzninizi almak büyük onur olur... | Open Subtitles | أعطني إذنك، إنّه لشرف عظيم أن أنال إذنكَ... |
Burada evliliğiniz için bizleride aranıza almanız büyük bir onur ve sizleri çok seviyoruz. | Open Subtitles | أنه لشرف عظيم أن احضر زفاف أبنة أختي ألتي أحبها كثيراً. |
Ekselansları, sizi babamın sarayında ağırlamak büyük bir onur ve zevk. | Open Subtitles | الحوار بالأسبانية: صاحب السمو.. إنه لشرف عظيم وسعيد أن أرحب بك في بلاط والدي |
İlk kez gerçekleştirilecek Dünya Kupası'ndaki yarışçıları tanıtmak benim için büyük bir onur. | Open Subtitles | إنه لشرف عظيم لي أن أقدم لكم المتسابقون في أول سباق حول العالم لنا |
Benim için büyük bir onur. | Open Subtitles | إنها السنة الثانية على التوالي، و إنه لشرف عظيم لي. |
Becerilerimi bu ulusun hizmetine açmak benim için bir onurdur. | Open Subtitles | للتخلص من هذا الزاحف المجنح وإن خدمة فرنسا لشرف عظيم لي |
Sakın unutmayın, bilge ile tanışmak büyük bir onurdur. | Open Subtitles | تذكري، إنه لشرف عظيم بحق أن تحظي بمقابلة الحكيمة. |
Sizinle şahsen konuşabilmek Büyük bir şeref. | Open Subtitles | جامعة واشنطن. إنّه لشرف عظيم أنْ أستمع إليكِ وأنتِ تتحدّثين شخصياً. |
Efendim, sizinle tanışmış olmak Büyük bir şeref. | Open Subtitles | سيدي، إن لقاءك لشرف عظيم تعال إلى هنا |
(Müzik) (Alkışlamalar) Çok teşekkür ederim. (Alkışlar) Burada olmak benim için bir ayrıcalık, teşekkürler. | TED | (موسيقى) (تصفيق) شكراً جزيلاً. (تصفيق) شكراً. انه لشرف عظيم ان اكون هنا |
Burada olmak benim için çok büyük bir onur ve ayrıcalık. | Open Subtitles | إنه لشرف عظيم لي أن أكون هنا |