Müvekkilimiz video oyunu çalındığı için dava açıyor. Hepsi bu. | Open Subtitles | عملائنا يقاضون بسبب ان لعبة الفيديو سرقت |
Yolumun her bitinde dolaşabiliyorum çünkü playstation, video oyunu ben oraya bakarken ihtiyacım olan çerçeveyi veriyor. | Open Subtitles | لأن لعبة الفيديو تعطيني الإطار الذي أحتاجه عندما أنظر تجاه اللعبة |
Dexter'a video oyunumu göstermeyi çok istiyorum. | Open Subtitles | أنا انوي فعلاً أن آعرض لـديكستر لعبة الفيديو الخاصه بي, تعلمين, |
Bana yeni elbiseler ve video oyunları aldınız! | Open Subtitles | إشتريتما لي كل هذه الملابس الجديدة وأيضاً لعبة الفيديو |
Oyunmuş gibi davranın yeter. | Open Subtitles | سخيف نتظاهر فقط مثل هي لعبة الفيديو. |
- Çok oynadığı bir bilgisayar oyunundan bahsediyor. | Open Subtitles | إشارة إلى لعبة الفيديو التى يلعبها كثيراً |
Almak istediği video oyununu ödemek için 2 işte birden çalışması lazım ki..... | Open Subtitles | هو بحاجة إلى وظيفتين اذا كان سيدفع من أجل لعبة الفيديو انه مدمن عليها |
Benim Bilgisayar oyunu teorim o kadar aptalca görünmüyor artık. | Open Subtitles | أظن أن نظريتي حول لعبة الفيديو لم تعد تبدو بلهاء |
Büyük bir video oyunu gibi. | Open Subtitles | انها مثل لعبة الفيديو نعم , ومعنا عجلة القيادة |
Çünkü o dünyadaki en seksi video oyunu. | Open Subtitles | ؟ لأنها لعبة الفيديو الاكثر جاذبية من اي وقت مضى |
Biz esasen... sanal gerçekliğe dayalı video oyunu geliştiriyoruz. | Open Subtitles | نحن نقوم بتطوير لعبة الفيديو الافتراضية الواقعية هذه. |
Çocukken, saatlerce oynadığım bir video oyunu vardı. | Open Subtitles | عندما كنت طفلاً كنت ألعب لعبة الفيديو "مقاتل الشوارع 2" لساعات |
video oyunu oyna, Jennifer'ı ara. Bakarsın ikimiz birden milli oluruz. | Open Subtitles | شغل لعبة الفيديو , وأدعو جينيفر |
Benim video oyunumu bana ver. | Open Subtitles | أرجع لي لعبة الفيديو خاصتي. |
Samir, sana kendi video oyunumu göstereyim. | Open Subtitles | "سمير" دعني أُريك لعبة الفيديو خاصتي |
Bazen şu video oyunları gevşemelerine yardımcı oluyor. | Open Subtitles | أحياناً تلك لعبة الفيديو الصَغيرةِ تُساعدُ الأشياءُ على حَلّهم فوق. |
O videolar kraliçesi, ama ben, Eddie Arkadian, video oyunları kralıyım! | Open Subtitles | وهي ملكة الفيديو والصخور، ولكن أنا، إدي Arkadian، أنا لعبة الفيديو ملك. |
Oyunmuş gibi davranın yeter! | Open Subtitles | نتظاهرفقط هي لعبة الفيديو سخيف |
Bilgisayar oyunundan bir servet kazandı ve hepsiyle banka tabelalarını söken bir firmaya yatırım yaptı. | Open Subtitles | لعبة الفيديو التي أخترعها صنعت له ثروة ... ولقد إستثمره جميعاً في شركة تقوم بتفكيك شركات البنوك |
video oyununu oynamaya ne dersin? | Open Subtitles | ـ ما رأيك أن نلعب لعبة الفيديو الخاصة بك ؟ |
Abby'le beraber Bilgisayar oyunu üzerinde çalışıyorduk. | Open Subtitles | لقد كُنت مع آبى نعمل على لعبة الفيديو تلك |
Keş bebek basketbolu oyununun çok tutabileceğini biz de biliyoruz. Selam, Kyle. | Open Subtitles | نعرف أن لعبة الفيديو سوف تكتسح السوق |