tanıştığımız gün, bir yakınımı kaybettiğim için cerrah olmayı bırakıp, bağımlılık uzmanı olduğumu çıkarsamıştın ama gerçek şu ki... | Open Subtitles | في يوم لقاءنا انت استنتجت ذلك اني استسلمت من مهنة الجراحة لاكون مرافقة بسبب خسارتي لشخص قريب جداً مني |
İlk tanıştığımız günü hatırlıyorum. | Open Subtitles | أتذكر لقاءنا للمرة الأولى |
Daha önce tanıştığımızda bundan bahsetmemiştin. | Open Subtitles | مع أنك لم تشير إلي هذا الأمر في لقاءنا السابق |
Zannediyorum ki birkaç yıl önceki buluşmamızı hatırlamıyorsunuz efendim? | Open Subtitles | أيها السير, أعتقد أنك تتذكر لقاءنا قبل بضعة سنوات مضت؟ |
Komiseri ara. Bizimle burada buluşmasını söyle. Aradığımız kişi o. | Open Subtitles | اتصلي بالقائد ، اطلبي منه لقاءنا هنا انها الشخص المطلوب |
Son görüşmemizde, Linda aramızdaki şeyleri bitirdi. | Open Subtitles | ليندا انهت علاقثتنا بعد لقاءنا الاخير |
Nedir? Son karşılaşmamızda söyledikleriniz üzerine çokça düşündüm... | Open Subtitles | ... فكرت كثيرا في ما قلته في لقاءنا الأخير |
Belki de böyle bir arabada buluşmayı ihtiyatlı bulmandaki nedenle aynı nedendir. | Open Subtitles | ربما لنفس الأسباب التي جعلتك تدبرين لقاءنا في هذه العربة. إنها مجرد لعبة |
Bu kadarla bırakalım. İlk buluşmamız sizi ikna etmedi mi? Anlıyorum. | Open Subtitles | أعتقد لقاءنا الأول أقنعك أفهم ، تخشى أنى لن ألعب مباراة إعادة |
Gelecek haftaki randevumuzu Pazartesi'den Salı'ya kaydırabilir miyiz diye aradım.. | Open Subtitles | فقط أتصلتُ لأخبركِ بمقدورنا تغير لقاءنا الأسبوع القادم من الأثنين إلى الخميس، |
Baba da ilk Karşılaştığımızda bana aynı şeyleri söyledi. | Open Subtitles | والدك قال لي نفس العبارات عند لقاءنا الأول, |
tanıştığımız günü hatırlıyorum | Open Subtitles | أنا أتذكر يوم لقاءنا |
Bu Fiona'nın bana tanıştığımız gün vermesi gereken mendil. | Open Subtitles | كان هذا هو المنديل الذي يفترض أن تعطيني أياه (فيونا) يوم لقاءنا. |
İlk tanıştığımız zamanı hatırlıyor musun? | Open Subtitles | أتذكر لقاءنا الأوّل؟ |
Daha önce tanıştığımızda bundan bahsetmemiştin. | Open Subtitles | مع أنك لم تشير إلي هذا الأمر في لقاءنا السابق |
İlk tanıştığımızda beğendiğini söylemiştin. | Open Subtitles | ،في لقاءنا الأول قلت أنك تحبها |
Yönetmenle buluşmamızı sabote ettin, | Open Subtitles | لقد خرّبت لقاءنا مع منتج الأفلام |
Sen git giyin ben ona bizimle B sığınağında buluşmasını söylerim. | Open Subtitles | ارتدي زيّكِ، سأطلب منه لقاءنا في المنزل الآمن "باء." |
Bir dahaki görüşmemizde kırmam gereken bir alışkanlık. | Open Subtitles | إنها عاده سأغيرها في لقاءنا القادم |
İlk karşılaşmamızda seni Beth Childs sanmıştım. | Open Subtitles | في لقاءنا الأول ظننت أنكِ (بيث تشيلدز). |
6 Haziran'da mahkemede sizinle buluşmayı dört gözle bekliyordum. | Open Subtitles | كنت أنتظر لقاءنا في المحكمة في 6 يونيو |
Sanırım buluşmamız, iyi bir fikir değildi. | Open Subtitles | لا أعتقد أن لقاءنا كان فكرة جيدة |
Bu sabahki randevumuzu ertelediğimiz için çok özür dilerim. | Open Subtitles | أنا آسف للغاية لتأجيل لقاءنا هذا الصباح |
Karşılaştığımızda başlayan neydi? | Open Subtitles | كيف بدأ لقاءنا ؟ |