Anlayamadığım nokta o şeyin adamlarınızdan birini öldürmek için neden yeryüzüne çıktığı. | Open Subtitles | ولكن ما لا أعرفه، كيف خرج فوق الأرض لقتل أحد رجال. |
- Eğer sabırlıysan, birini öldürmek için hiçte aptalca bir yol değil. | Open Subtitles | -لو أنك شخص صبور ، فلا تعد هذه طريقة غبية لقتل أحد |
Bir yerden sonra birini öldürmek için de aynı mantığı kullanacaklar çünkü onları başka bir yere gönderiyor olacaklar. | Open Subtitles | سيستخدمون في مرحلة ما المنطق نفسه لقتل أحد آخر لأنهم يرسلونهم إلى مكان آخر ، صحيح ؟ |
Kendini bildiginden beri birini öldürmeyi planladigini anlatti. | Open Subtitles | قال لي أنه كان يخطط لقتل أحد منذ ما يتذكر |
Onu öldüreceğim! Kimseyi öldürmek zorunda değilsin. | Open Subtitles | أنـا سأقتلـه - أنت لا تحتاجيـن لقتل أحد - |
Kesinlikle gerekmedikçe kimsenin öldürülmesini planlamıyorum. | Open Subtitles | لا أخطط لقتل أحد إلا للضرورة القصوى |
Bu işler böyle olur. Bir insanın ölüm emri bu kadar çabuk imzalanır. | Open Subtitles | هكذا كيف حدث هذه هي السرعة التي تتطلب لقتل أحد ما |
birini öldürmek için çok basit, ucuz yöntemler var. | Open Subtitles | ثمة طرق أسهل وأقل تكلفة لقتل أحد |
Kai onlardan birini öldürmek için buraya gelmiş olabilir. | Open Subtitles | ربما (كاي) متواجدة هنا لقتل أحد من رجالهم |
Bu birini öldürmek için çok akıllıca bir yol olurdu. | Open Subtitles | طريقة عبقرية لقتل أحد ما |
Bu yemek bir katliam olacak ...ve en son baktığımda, Mikaelsonlar'ın birini öldürmek için yardıma ihtiyacı yoktu. | Open Subtitles | هذا العشاء سينقلب مذبحة وحسب علمي، فإن آل (مايكلسون) لا يحتاجون أيّ عون لقتل أحد. |
Bu yemek bir katliam olacak ...ve en son baktığımda, Mikaelsonlar'ın birini öldürmek için yardıma ihtiyacı yoktu. | Open Subtitles | هذا العشاء سينقلب مذبحة وحسب علمي، فإن آل (مايكلسون) لا يحتاجون أيّ عون لقتل أحد. |
Ama bir gece, Moskova'nın en tehlikeli adamlarından birini öldürmek için bir anlaşmayı kabul etti. | Open Subtitles | ولكن بين ليلة وضـُـحاها وافق على عرض لقتل أحد أهم الأشخاص خطراً في (موسكو).. ؟ |
Kesinlikle gerekmedikçe kimsenin öldürülmesini planlamıyorum. | Open Subtitles | لا أخطط لقتل أحد إلا للضرورة القصوى |
Bu işler böyle olur. Bir insanın ölüm emri bu kadar çabuk imzalanır. | Open Subtitles | هكذا كيف حدث هذه هي السرعة التي تتطلب لقتل أحد ما |