Benden bir şey almaya Geldin, değil mi? | Open Subtitles | لقد أتيتي لأنكِ تريدين شيئاً, أليس كذلك ؟ |
Bana Geldin ve onu hayatından çıkarmamı istedin. | Open Subtitles | لقد أتيتي لي و طلبتي إذ أمكنني إخراجه من حياتك |
Ama sen bir filozofa gelmedin,değil mi? Cevaplar için Geldin. | Open Subtitles | لكنك لم تأتي هنا لتسمعي محاضرة في الفلسفة لقد أتيتي هنا طلبا للإجابات |
Flörtsüz dilber damgasını yeme riskini bile bile buraya tek başına Gelmişsin. | Open Subtitles | لقد أتيتي الى هنا مواجهة خطر من أن تكوني مصنفة قادمة لوحدك |
Andrea. Gelmişsin. | Open Subtitles | مرحبا اندريا لقد أتيتي |
Gelmişsin. Geleceğini düşünmemiştim. | Open Subtitles | لقد أتيتي حقا لم أتوقع ذلك |
Buraya birşeylerden uzaklaşmak için Geldin , ama o şeyleri dışarıda bırakmalısın, tamam mı? | Open Subtitles | لقد أتيتي لهنا للتخلص من شيءٍ ما ولكن إتركي هذا الشيء خارجًا ، حسنًا؟ |
Sen, manevi kızının elinden alınmasından korktuğun için buraya Geldin. | Open Subtitles | لقد أتيتي لأنكِ خائفة من أن نأخذ ابنتكِ الروحية بعيدًا عنكِ |
Hayır, tam zamanında Geldin. | Open Subtitles | لا ، لقد أتيتي في الوقت المناسب |
Bölüyor muyum? Hayır, tam zamanında Geldin. | Open Subtitles | لا ، لقد أتيتي في الوقت المناسب |
- Gerçekten çok acelem var. - Buraya beni hasta etmeye mi Geldin? - Ne? | Open Subtitles | انا على عجلة من أمري = لقد أتيتي الى هنا لتسببي لي المرض = |
Bu garip kara kılıkla Geldin. | Open Subtitles | لقد أتيتي بهذه الملابس الغربة السوداء |
Buraya Sean'la Geldin unuttun mu? | Open Subtitles | لقد أتيتي ألى هنا مع شون. تذكرينه؟ |
Erkenden Gelmişsin. | Open Subtitles | لقد أتيتي مبكرة |
Merhaba! - Sophie, Gelmişsin! | Open Subtitles | صوفي لقد أتيتي اجل |
- Mary, Gelmişsin. | Open Subtitles | -ماري" لقد أتيتي" |
Sakız, benim için Gelmişsin. | Open Subtitles | لقد أتيتي من أجلي . |
Gelmişsin. | Open Subtitles | لقد أتيتي. |
Gelmişsin. | Open Subtitles | لقد أتيتي. |
Amy, Gelmişsin. | Open Subtitles | آيمي) ! لقد أتيتي) |