Buradaki ilk günümde, iş arkadaşlarımın önünde beni utandırdın. | Open Subtitles | لقد أحرجتني أمام زملائي بأوّل أيّامي هنا |
Aşağıdaki herkesin önünde beni utandırdın. | Open Subtitles | لقد أحرجتني أمام الجميع في الأسفل. |
Vekilin önünde beni utandırdın. | Open Subtitles | لقد أحرجتني أمام القائد الأعلى. |
Kendi düğünümde 400 kişinin önünde beni küçük düşürdün. | Open Subtitles | . لقد أحرجتني أمام 400 ضيف في حفل زفافي. |
Bugün toplantıda Jenkins'in önünde beni küçük düşürdün. | Open Subtitles | "لقد أحرجتني أمام الـ"جنكينز خلال إجتماع العمل اليوم |
beni utandırdın ve korkuttun. | Open Subtitles | لقد أحرجتني وأخفتني |
beni utandırdın. | Open Subtitles | لقد أحرجتني سابقاً |
beni utandırdın ve küçük düşürdün. | Open Subtitles | لقد أحرجتني وجرحتني |
beni utandırdın, dostum! | Open Subtitles | لقد أحرجتني |
beni utandırdın. | Open Subtitles | لقد أحرجتني |
Sen beni, utandırdın! | Open Subtitles | لقد أحرجتني |
Çünkü öyle görünüyordu. Denyo'nun önünde beni utandırdın. | Open Subtitles | لقد أحرجتني أمام (دوش) |
beni utandırdın. | Open Subtitles | لقد أحرجتني |