| Bana bunun bir ders olduğu söylendi. Bilgi istiyorum. | Open Subtitles | لقد أخبروني أن هذا كان فصلا أريد معلومات |
| Bana, ürettiği malın beklediğim kaliteye göre aşağı yukarı aynı tutarlılıkta olduğu söylendi. | Open Subtitles | لقد أخبروني أن منتجه كان ملائماً تقريباً بالنسبة لجودة كنت أتوقعها |
| - Çok şükür Tanrım. - 9'a kadar vaktimiz olduğu söylendi, doğru mudur? | Open Subtitles | حمداً لله لقد أخبروني أن أمامنا حتى التاسعه مساءاً أليس كذلك؟ |
| Yüzbaşı Blackadder'ın tütün konusunda hayli başarılı olduğunu söylediler. | Open Subtitles | لقد أخبروني أن النقيب بلاكادر لديه نقاطٌ عالية في إقامة العلاقات القاسية. |
| Bana babanın da boks konusunda deneyimli ve usta olduğunu söylediler. | Open Subtitles | لقد أخبروني أن والدك كان معلقاً لمباريات الملاكمة أيضاً، كان موهوباً للغاية |
| Burasının gelmem gereken yer olduğunu söylediler. | Open Subtitles | لقد أخبروني أن هذا هو المكان الذي عليّ المجيْ إليه. |
| Bana, ürettiği malın beklediğim kaliteye göre aşağı yukarı aynı tutarlılıkta olduğu söylendi. | Open Subtitles | لقد أخبروني أن منتجه كان ملائماً تقريباً بالنسبة لجودة كنت أتوقعها |
| Güzel. Lekesizlere pratik lazimdi zaten. Onlari erkenden kanatmam söylendi. | Open Subtitles | جيد، فجنودي الأطهار يحتاجون لتدريب لقد أخبروني أن علي أن أذيقهم الدم سريعا. |
| Güzel. Lekesizlere pratik lazımdı zaten. Onları erkenden kanatmam söylendi. | Open Subtitles | جيد، فجنودي الأطهار يحتاجون لتدريب لقد أخبروني أن علي أن أذيقهم الدم سريعا. |
| Şimdi, bana, elinde diğer kurbanların hakkında paylaşacağın bilgiler olduğu söylendi. | Open Subtitles | الآن,لقد أخبروني أن لديك معلومات عن ضحايا آخرين من ضحاياك. |
| Bana sondaj çamuru için saat 18:00 söylendi. | Open Subtitles | لقد أخبروني أن أبدأ الحفر الطيني في الساعة السادسة |
| Yarın genellikle bulutlu ve hafif... Burada Jessie adında, ta Brennan'dan buraya arkadaşlarını görmek için bisikletle gelen genç bir bayan olduğu söylendi. | Open Subtitles | غدًا، سننظر إلى سماء غائمة تمامًا لقد أخبروني أن هناك سيدة صغيرة هنا |
| Sadece yapmam söylendi Yeni ustabaşımız var burda. | Open Subtitles | لقد أخبروني أن لدينا رئيس عمال جديد |
| Eşyalarımın orada olduğunu söylediler. | Open Subtitles | لقد أخبروني أن هناك مكان اغراضي. |
| Buranın Sri Lanka olduğunu söylediler. | Open Subtitles | لقد أخبروني أن هذه "سريلانكا". |
| Bana sana bırakmış olduğunu söylediler. | Open Subtitles | لقد أخبروني أن اعطيه لكَ |