Bunları toplamak için çok yüksek ağaçlara tırmandım ama maalesef hiç yaşam izine rastlamadım. | Open Subtitles | لقد تسلقت بخطورة شجرة عالية ولكني لم أرى أي علامة على حياة زكية |
Söylediğim gibi, Amerika'da tırmanılabilir her yere tırmandım, sıra yeni maceralarda. | Open Subtitles | كما قلت لقد تسلقت كل مكان في أمريكا وحان وقت تحدي جديد |
Dünyadaki belli başlı dağların neredeyse hepsine tırmandım. | Open Subtitles | لقد تسلقت تقريبًا كل جبل عالي على الأرض. |
O, kamyonuma tırmandı, dışarı çıkamadı. | Open Subtitles | لقد تسلقت شاحنتي ولاتريد الخروج |
Oradaki binaya tırmandı. | Open Subtitles | لقد تسلقت المبني اللي هناك |
Şansıma bak. Bu şeyle bir yaşam belirtisi arayarak havalandırma bacasında 3 kilometre tırmanıyorum, bakın kimi buluyorum? | Open Subtitles | هذا حظي التعيس، لقد تسلقت في فتحات التهوية لميلين أبحث عن إشارات للحياة في هذا المكان |
dünyanın değişik yerlerinde tatile çıkıyorum dağlara tırmanıyorum, safariye çıkıyorum ve bütün bunlar devam ediyor çünkü; | Open Subtitles | أتمكن من التفسح في العطل في جميع الأماكن المشهورة في العالم لقد تسلقت جبالا لقد استكشفت، وذهبت في السافاري ـ وكل هذا حصل ويستمر في الحصول |
Sizi görmek, sırf huzurunuzda bulunmak için bir dağa tırmandım ve ben dağcı değilim. | Open Subtitles | لقد تسلقت هذا الجبل و أنا لست حيواناً متسلقاً فقط لأكون في حضورك |
Silahı almak için pencereden içeri tırmandım. | Open Subtitles | لقد تسلقت حتى النافذة لكى احصل له عليه |
Güneşli bir yaz günü, tırmandım dağlarına... | Open Subtitles | لقد تسلقت الجبال فى يوم مشمس صافى |
Onlarca kez buraya tırmandım. | Open Subtitles | لقد تسلقت ذلك الجبل عشرات المرات |
Everest'e tırmandım ben. | Open Subtitles | لقد تسلقت جبال الأفرست |
- Pencereden tırmandım, aptal! | Open Subtitles | لقد تسلقت النافذه أيها الغبي |
-Sarmaşıktan tırmandım. | Open Subtitles | -حسنا لقد تسلقت الحائط |
Buraya tırmandı. | Open Subtitles | لقد تسلقت هنا |