İkimizden birini seçmekte zorlanıyorsun gibi göründüğü için bunu hazırladım. | Open Subtitles | لقد جهزت هذا لانه يبدو انك تواجهين وقتاً صعباً لتختارى |
Efendim, Londra'ya bir telgraf hazırladım. | Open Subtitles | سير ، لقد جهزت برقية الى لندن اطلب منك أن تقرأها |
Tüm adamları hazırladım, beyefendi. | Open Subtitles | لقد جهزت كل رجالي يا سيدي إنهم ينتظرون بخارج المنزل |
Bu arada, yerinizi ayarladım. Birazdan size birkaç deniztarağı göndereceğim. | Open Subtitles | اسمع, لقد جهزت الكابينة الخاصة بكَ في الخلف و سأبعث بهم علي الفور. |
Evet, hazırım. - Konuşmam falan hazır. | Open Subtitles | نعم, لقد جهزت الخطاب و كل شيء علي ما يرام |
Jer, jete yakıt ikmali yaptım ve şu anda Seattle'daki pistte duruyor. | Open Subtitles | "جير"، لقد جهزت الطائرة وهي في المدرج بـ"سياتل" |
Her şeye kendimi psikolojik hazırlamıştım da merkeze alınmadan önce bir kadından dayak yiyeceğimi hiç planlamamıştım. | Open Subtitles | لقد جهزت نفسي, ولكن لم أعتقد أبداً, أني سأضرب من قبل امرأة قبل ان اغادر |
Bu sabahın ilk grubu için iğneleri hazırladım. | Open Subtitles | لقد جهزت الحقن للمجموعة الأولى لهذا الصباح |
Michael, sen endişelenme. Ben sana giysilerinin olduğu bir çanta hazırladım. | Open Subtitles | لا تقلق يا مايكل, لقد جهزت لك شنطة بها بعض الملابس لترتديها |
IRK'ın içindeki hedeflere yapacağımız saldırılar için üç senaryo hazırladım. | Open Subtitles | لقد جهزت ثلاث سيناريوهات هجومية انتقامية ضد أهداف داخل الجمهورية الإسلامية |
Hepimize paylaşmak için bir öğlen yemeği hazırladım. | Open Subtitles | لقد جهزت بعض الغداء من اجلنا جميعاً لنتشارك |
İkimizden birini seçmekte zorlanıyorsun gibi göründüğü için bunu hazırladım. | Open Subtitles | لقد جهزت هذا لانه وكما يبدو فأنتِ تواجهين صعوبة فى الاختيار |
Konuk yatak odasını hazırladım ve bebek içinde babanın eski beşiğini buldum, onu oraya koyacağım. | Open Subtitles | و الآن, لقد جهزت غرفة الضيوف و قد أخرجت سرير الاطفال الخاص بوالدك من أجل الطفلة لذا سأضعها فيه |
Sen uğraşma diye Lilly'nin yârinki öğle yemeğini hazırladım. | Open Subtitles | لقد جهزت للعشاء مع ليلي لا حاجة لك بأن تنزعجي منه |
Ondan korkma. Bir ip hazırladım bile. | Open Subtitles | لا تخف منه لقد جهزت الحبل و كل شىء |
Orada bol güneş ışığı alan bir tane hazırladım. | Open Subtitles | لقد جهزت لك طاولة ترى عندها ضوء الشمس |
Orada bol güneş ışığı alan bir tane hazırladım. | Open Subtitles | لقد جهزت لك طاولة ترى عندها ضوء الشمس |
Etik Komisyonu için bir kağıt hazırladım. | Open Subtitles | لقد جهزت عريضة لأقدمها للّجنة الأخلاقية |
Gitmeniz için güvenli bir yer ayarladım. | Open Subtitles | لقد جهزت مكانا أمنا لكما أنتما الاثنان لتذهبوا فيه |
Bir araba ayarladım, laboratuara götürmek için aşağıda bekliyor. | Open Subtitles | لقد جهزت سياره, إنها بانتظارك بالأسفل لتأخذك للمعمل. |
Birileriyle görüşme ayarladım ama o gelmedi | Open Subtitles | لقد جهزت لقاءً مع بعض الأشخاص ولكنها لم تحضر |
Yüklemeye hazırım ama sensiz yapacak değildim. | Open Subtitles | لقد جهزت كل شيء، لكن ما كنت سأفعل هذا دونك. |
Jer, jete yakıt ikmali yaptım ve şu anda Seattle'daki pistte duruyor. | Open Subtitles | "جير"، لقد جهزت الطائرة وهي في المدرج بـ"سياتل" |
- Hayır, hayır. Bir kopyasını hazırlamıştım zaten. | Open Subtitles | لا لا على الاطلاق لقد جهزت نسخه كنت أتوقع أن يأتي شخص لطلبها |