Seine nehri boyunca yürüdüm ve köprüler arasındaki mesafeyi ölçmeye çalıştım. | Open Subtitles | لقد مشيت بجانب نهر السين وحاولت العد إلى ألف بين الجسور |
Babamın haberi olmadan yürüdüm ve bir tepenin üstünden gördüm. | Open Subtitles | لقد مشيت بعيداً بدون علم والدي ورأيتها من على الحافة |
Beyin sarsıntısı geçirmiş bir adam gibi afallamış bir şekilde caddelerde yürüdüm. | Open Subtitles | لقد مشيت في الطرقات دائخاً كرجل مصاب بإرتجاج خفيف |
Asansörden buraya yürüyordum, ve şu anda sahneye bakarsanız şurada muhtemelen 20 tane 500 wattlık ampül var. | TED | لقد مشيت من المصعد إلى هنا وبالنظر إلى المسرح الآن إذ يبدو أن هناك 20500 واط من الإضاءة الآن |
Bu doğru, Tandoor Şehri'nde yürüyordum sonra maymunun gözünün içine baktım ve dedim ki... | Open Subtitles | هذا صحيح, لقد مشيت في شوارع تندور فأنظر في عيون القردة, و أقول |
Şen yolumdan gittim ve düşünmek için asla durmadım. | Open Subtitles | لقد مشيت في هذا الطريق السعيد ولم أتوقف لأسأل نفسي |
Ryan, hayatım boyunca pek çok yürüyüş yaptım ama bu en önemlisi olacak. Ve en kısası. | Open Subtitles | راين,لقد مشيت الكثير من المشيات في حياتي لاكن هذه لأهم ولاقصر |
O yolda yürüdüm o dağa tırmandım ve yıldızlara ulaştım. | Open Subtitles | أجل لقد مشيت ذلك الطريق السريع تسلقت ذلك الجبل , وصلت إلى النجوم |
Hayır, önce arabama yürüdüm ve sonra da çekip gittim. | Open Subtitles | لا, لقد مشيت إلى سيارتى وانصرفت بها لم تفعل أى شىء ؟ |
Oraya kadar yürüdüm, bir hayalet bile görmedim. | Open Subtitles | لقد مشيت الطريق كله إلى هنا و لم أرى شبح واحد |
Korktuğun için üzüldüm ama Kore mahallesinden buraya beş kilometre yürüdüm! | Open Subtitles | حسنا , انا آسف انكِ محبطة ولكن لقد مشيت للتو مسافة 3 ميل من خلال الحي الكوري لأصل هنا |
- Hayır, yolun hemen aşağısında oturuyorum. - yürüdüm. | Open Subtitles | لا , انا أسكن في نهاية الطريق , لقد مشيت الى هنا |
Oturma odasından buraya kadar geri geri yürüdüm. | Open Subtitles | لقد مشيت على الوراء كل المسافة من غرفة المعيشة |
Bu yolu Atlantik Okyanusu'na kadar üç defa yürüdüm. | Open Subtitles | لقد مشيت كامينو إلى المحيط الأطلسي ثلاث مرات |
Eskiden yüzdüğümüz sahilde yürüdüm dün. | Open Subtitles | لقد مشيت على الشاطئ أمس حيث اعتدنا أن نسبح |
Affedersin, çok susadım da. Bugün bayağı çok yürüdüm. | Open Subtitles | آسف, ولكنني عطش جداً لقد مشيت اليوم كثيراً |
Onları bulmak için kamptan kilometrelerce yürüyordum. | Open Subtitles | لقد مشيت أميالاً من معسكري لأعثر عليهم. |
Gerçekten, öyle sanıyorum. Bakın, kütüphanede yürüyordum... | Open Subtitles | بحق, اعتقد انظري, لقد مشيت.. |
"Evet, kapıya doğru gittim ve kiminle karşılaşacağımı merak ettim..." | Open Subtitles | نعم ، لقد مشيت نحو الباب وأنا أتساءل .. عمن سأقابله بالداخل |
Patika boyunca yürüyüş yaptım. | Open Subtitles | لقد مشيت طوال الممر |
Bugün koruda yürüyüş yaptım. | Open Subtitles | لقد مشيت من خلال الغابة اليوم |