Birlikte olacağımıza dair söz vermişti ama beni sadece kullanmış. | Open Subtitles | لقد وعدني بأن نبقي مع بعضنا البعض ولكنه كان يستغلني فحسب |
Uyuşturucu kullanmayı ve annemi aldatmayı keseceğine söz vermişti. | Open Subtitles | لقد وعدني بأن يتوقف عن تعاطي المخدرات وخيانة والدتي |
Oğlumu Belgrad'tan getirmeye söz vermişti. | Open Subtitles | لقد وعدني بأن يساعدني في جلب ولدي هنا من بلغراد |
- Beni ölümsüzleştirmeye söz verdi. - Nasıl? | Open Subtitles | ـ لقد وعدني بأن يجعلني خالداً ـ كيف؟ |
İstediğim her şeyi sağlayacağına söz verdi. | Open Subtitles | حسناً... لقد وعدني بأن يحقق لي كل أحلامي |
Onu kutsal topraklara gömeceğine söz vermişti. | Open Subtitles | لقد وعدني بأن يعيد دفنها في أرضٍ مقدسة |
Ayrıca kimseye zarar gelmeyeceğine dair bana söz vermişti. | Open Subtitles | و لقد وعدني بأن لا أحد سيتأذى. |
Canlı olarak döneceğine söz verdi. | Open Subtitles | لقد وعدني بأن يعود حيًا. |