| İfadelerinde neden beraber olmadıklarını söylediler bilmiyorum ama, onlar yapmadı. | Open Subtitles | لست أدري لماذا كذبوا بشأن كونهم معه لكنهم لم يقتلوه |
| Komşular birbirimize bağırdığımızı duymuş... Ama onlar Angela nın gezisini görmediler. | Open Subtitles | وسمعنا الجيران نصرخ على بعض لكنهم لم يروها تتعثر من نفسها |
| - ...ama sadece etkisiz kılabilmişler. | Open Subtitles | لكنهم لم يفلحوا إلا في تعطيله. |
| - Ama bunları bilmeleri gerekmiyordu | Open Subtitles | لكنهم لم يكونوا في حاجة لمعرفة ذلك |
| Ama asla buna mükemmel uyan bir müzik bulamadılar. Ta ki şimdiye kadar. | Open Subtitles | لكنهم لم يستطيعوا العثور على الموسيقى التي تناسبها حتى هذه اللحظه |
| Hastahaneye gittim Ama onu görmemi izin vermediler. | Open Subtitles | ذهبت إلى المستشفى لكنهم لم يسمحوا لي برؤيتها |
| Yeteneğimi onlara göstermek hakkım, ama bana bir şans bile tanımıyorlar. | Open Subtitles | أنا مؤهل لأريهم ما يمكنني فعله ، لكنهم لم يمنحونني الفرصة |
| Devletin olaya engel olması gerekiyordu Ama hiçbir şey olmadı. | Open Subtitles | وجبعلىالبلديةأنتتدخل، لكنهم لم يفعلوا شيء |
| Onlar da aynı şeyi arıyorlardı, ama yeterince iyi değillerdi. | Open Subtitles | كانوا يبحثون عنه ايضا, لكنهم لم يكونوا جيدين بما فيه الكفاية |
| Zehir yanımdaydı, Ancak onlar bir piknik sepeti dahi almamışlardı. | Open Subtitles | احتفظ بالسم معي ، لكنهم لم يأخذا معهم حتى سلة تـَنزه |
| Daha yeni Odessa'da bir otelden annesini aramış Ama onlar... | Open Subtitles | لقد إتصلت بأمها من فندق في أوديسا لكنهم لم يكونوا |
| Babam kilisedeki arkadaşlarının onun dönüşümünü kabullenebileceğine inandı Ama onlar kabullenmediler. | TED | ظن والدي أن زملاءها في الكنيسة سوف يساندونها في عملية تحولها الجنسي، لكنهم لم يفعلوا ذلك. |
| Ama onlar kambriyum öncesi yaşam formları ile karşılaşmadılar, değil mi? | Open Subtitles | لكنهم لم يلتقوا مطلقا بأي مخلوق من عصر ما قبل الكمبري . هل فعلوا؟ |
| - Ama bir sebeple basmamışlar. - Sakinleş. Dinle. | Open Subtitles | لكنهم لم يطبعوها لبعض الأسباب - اهــدأ واستمـع - |
| - Ama paraları yok. | Open Subtitles | لكنهم لم يجمعوا أي مال |
| Ama asla Almanya'dan ayrılamadılar. | Open Subtitles | لكنهم لم يتمكنوا أبداً فك ارتباطهم بألمانيا.. |
| Ama asla doğrusunu yakalayamadılar. | Open Subtitles | لكنهم لم يفلحوا في صياغتها بالشكل الصحيح |
| Ekibi denedi, Ama onu oradan çıkaramadılar. | Open Subtitles | حاول زملائه الحطّابين مساعدته لكنهم لم يتمكنوا إخراجه |
| Evet, aslında gittim, ama bana yardımcı olmadılar. | Open Subtitles | . نعم ، في الواقع ، فعلت ذلك لكنهم لم يساعدوني |
| Ama hiçbir şey bulamamışlar. Burada "yasal şirket dahisi" yazıyor. | Open Subtitles | لكنهم لم يجدوا أدلة تدينه مذكور هنا بأنه عبقري الأعمال الشرعية |
| Sonra yüzleşmek için evine kadar arabayla gittim. Evde değillerdi. | Open Subtitles | بعدها قدت سيارتى الى منزله لمواجهتهم و لكنهم لم يكونوا هناك |
| Ancak onlar da numaralarımızı bile almayacaklardır. | Open Subtitles | لكنهم لم حتى الرد على المكالمات الهاتفية لدينا. |
| Oluşur mu? evet kıvılcım oluşur fakat onlar bunu bilmiyordu. | TED | ليس واضحا؛ في الواقع المشررة ستشتعل، لكنهم لم يعرفوا ذلك؛ |