Ama hala bir çocuğun ölümü anlamasını sağlamak çok zor. | Open Subtitles | لكنه لا يزال من الصعب علينا أن نجعل الأطفال يفهمون معنى الموت |
Ama hala süper güçleri olmadan başkalarına yardım ediyor. | Open Subtitles | لكنه لا يزال يساعد الناس حتى مع عدم امتلاكه قدراته الخارقة |
Hatta şiirsel Ama hala burayı terk etmen için geçerli bir sebep değil. | Open Subtitles | شعري تقريبا, لكنه لا يزال سببا غير كافٍ للمغادره |
Ben onun karşısında kaybettim Ama yine de en iyi dostum oldu. | Open Subtitles | أنا خسرت ضده ، و لكنه لا يزال يعتبر أفضل صديق لي |
"Uçak geliyor, hangarı aç" dersin Ama yine de köftedir. | Open Subtitles | يجب أن تكون هناك خطة استخدام عنصر الجوع و لكنه لا يزال لحماً |
Geçen haftadan daha iyi görünüyor ama hâlâ kafayı yemiş gibi. | Open Subtitles | يبــدو أفضل حــالا من الأسبــوع المـاضي. لكنه لا يزال يبــدو مجنــونــا. |
20'li yaşlarında ama hâlâ okuldan çocuklarla takılıyor. | Open Subtitles | انه فى العشرينات، لكنه لا يزال يخرج مع فتية المدرسة الثانوية |
Evet, biraz ayıldı Ama hala epey sarhoş. | Open Subtitles | أجل، لقد أفاق قليلاً لكنه لا يزال غير مستوعب لما يحدث |
Bir kadın bir adamı takip ederse, kadına baş belası gibi davranır, Ama hala ondan mutlu olur. | Open Subtitles | عندما يتبع امرأة رجل، يتصرف مثل انها آفة، لكنه لا يزال سعيدا بذلك. |
Fluniksin meglumin ile tedavi etmeye çalıştık Ama hala risk taşıyor. | Open Subtitles | لقد كنا نعالجه بالمسكّنات لكنه لا يزال في خطر |
Biraz kararmış olabilir, Ama hala bir kaç keskin çaltısı var. | Open Subtitles | ربما يبدو عليه القليل من التفحم، لكنه لا يزال يملك عرشاً حاداً |
Sakinleşti Ama hala kendisi değil. | Open Subtitles | لقد هدأ لكنه لا يزال مختلفاً عن طبيعته |
Ama hala bir mahkûm ve muhalif bir Yahudi. | Open Subtitles | لكنه لا يزال سجيناً, ويهودياً منشقاً |
Steve zayıf, ahlaksız ve yalancı, Ama yine de iyi bir tip. | Open Subtitles | ضعيف ، خلاعي ، وكذاب لكنه لا يزال شاباً لطيفاً |
Şey, aslında, teknik olarak. Ama yine de çok tatlısın. | Open Subtitles | حسناً، نعم، تقنياً لكنه لا يزال لطف كبير منك |
- Samimi görünüyor. Ama yine de yasaklama emrini ihlal etti. | Open Subtitles | يبدو أنّه صادق لكنه لا يزال ينتهك الأمر التقييدي |
Şu anda bu şekilde gitmek zorunda kaldığı için sana öfkeli olabilir Ama yine de sana çok ihtiyacı var. | Open Subtitles | انظر، إنه يبتعد عنك لأنه غاضب لكنه لا يزال بحاجتك وبشدة |
Korkunç şeyler yapmış olabilir ama hâlâ af dileyebilecek biri. Hepimiz gibi. | Open Subtitles | لقد إقترف أموراً شنيعة لكنه لا يزال قادراً على التكفير عن ذنوبه، مثلنا جميعاً |
Tamam, ama hâlâ bir sonra ki kilidi ben açacağım. | Open Subtitles | حسنا ، لكنه لا يزال دوري لاختيار القفل في المرة القادمة. |
Bu şeyler kolay değil, ama hâlâ iyi olabilir. | Open Subtitles | هذا ليس سهل و لكنه لا يزال يمكن ان يكون جيداً |
Bilmiyorum. Güzel parti numaraları biliyor olabilir ama sonuçta bir vampir. | Open Subtitles | قد يكون لديه مجموعة من الحيل الجميلة الرائعة، لكنه لا يزال مجرد مصاص دماء. |